Yusuf Türk
Bismillah
İnsanlık tarihi süreç içerisinde sayısız katliamlara ve zulümlere şahit olmuştur. Hiçbir zaman yapılan bu katliamlar ve zulümler faillerine, ne dünyada ne de ahrette kar kalmamıştır. Tarihteki birçok kavim yaptıkları katliamlardan ve zulümlerden dolayı Allah tarafından helak edilmiştir. Bu kavimlerin helaki sel, şiddetli rüzgâr, şiddetli ses vb. şekillerde olmuştur. Allah (c.c) bu kavimlerin helakini yüce kitabı olan Kur’an’a biz kulların ibret alması için konu etmiştir.
Yaşanan bu katliamlardan biri de 2014 yılının ekim ayında yaşandı. Kurban bayramının 3. Günüydü Yasin BÖRÜ ve arkadaşları muhtaç ailelere kurban eti dağıtıyordu. O sıralarda kobani bahane edilerek Hdp tarafından halk sokağa çağırıldı ve özellikle Güneydoğu-Doğu Anadolu bölgeleri ateş çemberine döndü. Tabi, hedefte yine insanların selameti için çalışan Müslümanlar vardı ki o gün de kurban bayramı olması hasebiyle Diyarbakır’da Yasin BÖRÜ ve arkadaşları tarafından fakirlere kurban eti dağıtılıyordu.
Yasin ve arkadaşları Allah rızası için dağıttıkları kurban eti ile muhtaçların yüzünü güldürmeye çalışırken sokağa çıkan barbarlar ise muhtaçların yüzünü güldürme niyeti ile şerhe dağılan o güzide insanları katletmek için pusuda bekliyordu. Yasin ve dava arkadaşları kurban bayramında akraba ziyaretine gidebilirdi ya da arkadaşlarıyla gezip dolaşabilirdi ama bunu yapmadılar, tehlikeyi göze aldılar ve hayırda yarışa girdiler.
Tabi her yarışın engelleri olduğu gibi bu yarışın da engelleri vardı. Ama bu yarışın engelleri ölümcül ve zalim engellerdi. Yasin ve dava arkadaşları, ölümcül ve zalim olan o engel ile karşı karşıyaydı. Ve barbar çeteler Yasin ve arkadaşlarına saldırmaya başladılar. Yasin ve arkadaşlarının elinde kendilerini savunacak hiçbir şey yoktu. Barbarların elinden kurtulmak için bir binaya sığındılar. O gün kimileri bilinçli olarak kimileri de korkudan barbarlara yardım ediyordu. Yasin ve arkadaşlarının binada sığındıkları evin sahibi olan bayan korkudan onları barbarlara teslim etti. Ve o andan itibaren barbarlar savunmasız olan Yasin ve arkadaşlarına sopa ile, satır ile, bıçak ile, silah ile saldırdılar yetmedi binadan aşağı attılar yetmedi benzin döküp yaktılar yetmedi arabalarla üzerilerinden geçtiler… O kadar zalimce kıymışlardı o nazenin canlara ki vücutları tanınamaz hale gelmişti.
Bu katliam bizlere Ashab-ı uhdud’u, Reci ve Bi’ri maune olaylarını, Yasin suresinde geçen Habibi neccar kıssasını hatırlattı. Çünkü ismini zikrettiğim olaylarda ve kıssalarda şehid düşen o Müslümanlar nasıl ki canlarını hiç çekinmeden Allah yoluna feda ettiler ise Şehid Yasin ve dava arkadaşları da canlarını Allah yolunda feda etmişlerdir.
Verilen nimet her ne olursa olsun Allah yolunda harcanmadığı müddetçe bir ehemmiyeti yoktur. Can da bir nimet ve emanettir o da Allah yolunda verilmediği müddetçe hiçbir kıymeti yoktur. O zaman kıymetli okuyucular!’’Can dediğin nedir gardaş? Allah için vermedikçe’’ sözü yerinde bir sözdür.
Bu vesileyle 6-8 olaylarında canlarını Allah yolunda veren şehid Yasin BÖRÜ ve dava arkadaşlarını rahmetle anıyor ve şehadetlerinin makbul olmasını Yüce Allah niyaz ediyorum.