Yaz mevsiminin belli bir zamanında Türkiye genelinde yapılan Yaz Kur’an Kursları geçen Cuma itibariyle sona erdi. Doğrusu okulların tatil olduğu Yaz mevsiminde Kur’an Kurslarının açılması memleketimiz açısından oldukça olumlu ve bir o kadar da hayırlı bir çalışmadır.
Çünkü cami havasını teneffüs eden çocuklarımız, bu havanın etkisiyle ahlaki olarak düzelip çevresine de faydalı olmaya başlıyor. Malum olduğu üzere Peygamber Efendimiz (sav) bir hadis-i şeriflerinde; “Sizin en hayırlınız Kur’an-ı okuyan ve okutanınızdır.” Buyurarak Kur’an’ın insanın hayırlı olmasındaki rolüne vurgu yapmıştır. Bu süreçte Kur’an ile muhatap olanlar çocuk olduğu için ahlaki olarak düzelmeleri daha kolay oluyor.
Ama gelin görün ki Kur’an kurslarımız Yaz mevsimiyle sınırlı kalıyor. Dolayısıyla Yaz Kur’an Kursları sürecinde tam da camiye alışmış olan çocuklarımız kursların bitmesi ile bir boşluğa düşüyor ve haliyle düzelmeye doğru giden ahlakları tekrar zararlı ortamlar sebebiyle bozulmaya başlıyor. Çünkü hayatında Kur’an, Cami, Namaz, vaaz ve İslami muhabbet olmayan bir çocuğun düzelmesi düşünülemez. Nitekim İslam fıtrat dinidir. Yani insanın ruhi ve biyolojik yapısına en uygun din İslam’dır.
Bu bağlamda yaz mevsiminin belli bir zamanında yapılan Kur’an Kurslarının yılın dört mevsimine yayılacak şekilde düzenlenmesine ihtiyaç vardır. Çünkü çocuklarımız sadece yaz mevsiminde yapılacak Kur’an Kursuyla faydalı bir birey haline gelemez. Bu hususu Diyanet İşleri Başkanı Sayın Ali Erbaş daha iyi bilmektedir. Bu vesileyle yazın yapılan kursların yıl boyunca yapılacak şekilde düzenlenmesini talep ediyoruz ki yılın belli bir vaktinde yapılan Kur’an Kursu da Kur’an eğitimine uygun düşmemektedir. Nitekim Kur’an ömür boyunca insanlara rehber olmak üzere gönderilmiştir. Bunun yanında Yaz Kur’an Kursları’nın ismi de ”Ömür Boyu Kur’an Eğitimi” diye değiştirilebilir.
Az çok gündemi takip eden herkes biliyor ki İslam düşmanlarının Kur’an’a olan saygısızlıkları her geçen gün artıyor. İslam Ümmeti olarak da ortaya konan tepkiler konusunda maalesef cılız kalıyoruz. Bu konuda yapılacak en iyi tepki Kur’an eğitimi konusunda seferberlik başlatmak ve bu seferberliği ömür boyu devam ettirmektir. Aynı zamanda gençliğimiz ahlaki olarak da ciddi bir ahlaki yozlaşma ile karşı karşıyadır. Gençlimizi, daha doğrusu 7’den 70’e bütün İslam âlemini bu ahlaki yozlaşmaya karşı muhafaza etmenin yegâne yolu Kur’an ve Sünnet ışığında bir eğitim modelini devamlı hale getirmektir.
Çünkü ceddimiz, Kur’an ile şeref buldu ve Kur’an ile olan bağlılıkları iyi olduğu müddetçe izzetlerini yitirmediler. Bizler de ceddimizin yolunda gidiyorsak izzeti ve şerefi başka hiçbir yerde aramayalım.
Ömür Boyu Kur’an Eğitimini layıkıyla icra edenlere selam olsun.
