Geçen haftaki yazımızda kurban bayramı vesilesiyle ‘’kurban olmazsa olmaz’’
yazısını kaleme almıştık. Bu hafta gözümün nuru namaz yazımıza devam edeceğiz.
Namazın farzları; Namazın on iki
farzı vardır. namazın farzları, namazın içindeki ve dışındaki farzlar olmak
üzere ikiye ayrılır. Tabi, bunun öncesinde şu hususun bilinmesi lazım; Namaz kılmak, ergenlik(buluğ çağı) dönemine
ulaşmış, Müslüman olan ve akıllı olan her kadına ve erkeğe farz-ı ayndır.
Saydığımız bu şartlara namazın vücub şartları yani kişinin namaz kılmakla
yükümlü olmasının şartları denilir.
Namazın
dışındaki farzlar; Namazın dışındaki farzlar, namaz öncesi namaza hazırlık
mahiyetinde olduğu için ‘’namazın şartları’’ da denilmektedir. Evet, namaz
öncesi şartlar altıdır;
1-Hadesten Taharet; Hades genel
olarak hükmi kirlilik demektir. Hadesten taharet ise bu kirlilikten temizlenmek
demektir. Namaz abdestinin olmayışı ve cünüplük hali hükmi kirlilik olarak
bilinmektedir. Yani namaz abdesti olmayanın abdest alması ve cünüp olan kişinin
ise gusül abdesti alması gerekmektedir. Namaz abdestinin olmayışı küçük hades,
gusül abdestinin olmaması ise büyük hades olarak ifade edilmektedir.
2-Necasetten Taharet; Vücut, elbise
ve namaz kılınacak yerin –kan, idrar, hayvan pisliği gibi-dinen pis sayılan
şeylerden temizlenmesi demektir. Namazın sıhhatine mani olabilecek miktarda
necaset bulunduran bir elbise ile bilmeyerek namaz kılan bir kimsenin, bu
durumu öğrendikten sonra namazını iade etmesi gerekir.
3-Setr-i Avret; Avret, insan
vücudunda başkası tarafından görülmesi ayıp ve günah olan yerlerdir. Setr-i
avret ise ayıp sayılan bu yerleri örtmek anlamında kullanılmaktadır. Erkek için
avret; göbek bağı ile diz kapağı arasıdır. Bu husus ile alakalı biraz daha ihtiyatlı
davranan Hanefiler diz kapağını da avret kabul etmişlerdir. Diğer üç mezhep ise
diz kapağını avret saymamıştır. Kadın için avret; yüz, el ve ayak dışındaki
bütün vücuttur. Nitekim Peygamber efendimiz bir hadisinde; ‘’Allah, buluğ
çağına ermiş kadının namazını başörtüsüz kabul etmez ‘’(İbn-i Mace, Tirmizi)
şeklinde buyurarak ibadetin kabulü için örtünün yani setr-i avretin ne derece
mühim olduğunu beyan etmişlerdir. Setr-i avret hususu sadece belirtilen
yerlerin örtülmesi değildir, bununla beraber örtme işlemini gerçekleştirirken
giydiği elbise de geniş olmalı vücut hatlarını göstermeyecek kalınlıkta olmalı
ki böyle olması kişinin ibadetinin kabulü açısından çok önemlidir.
4-İstikbal-i Kıble; Namaz kılarken
kıbleye yönelmeye denilir. Kıble ise Mekke şehrinde bulunan Kâbe’dir. Kâbe’ye
yönelmeden kılınan bir namaz makbul değildir.
5-Vakit; Namaz günün belirli
vakitlerinde Müslümanlar tarafından yerine getirilmesi gereken farzdır. Bundan
dolayı namaz için vakit hususu şarttır. Yine farzlara bağlı olan sünnet
namazlar, vitir, teravih ve bayram namazları içinde vakit şarttır. Bir namaz
vakti girmeden kılınmadığı gibi vakti çıktıktan sonra da kılınamaz.Vaktinde
kılınan namaza ‘’eda’’ vaktinden sonra kılınan namaza ise ‘’kaza’’ denilir.Tabi
her bir namazın kendine has vakitleri vardır, özür halinde ve seferi olma hali
dışında vakit ertelenmez ve öncelenmez.
6-Niyet; ‘’Azmetmek, kesin olarak
irade etmek’’ anlamına gelmektedir.Açık bir tabir ile kalbin bir şeye karar
vermesi, hangi işin niçin yapıldığının net olarak farkında olması
demektir.Namaz esnasında niyet, Allah için net olarak namaz kılmayı istemek ve
hangi namazın kılınacağını bildirmektir. İslam âlimlerinin çoğunluğu niyeti
sıhhat şartı sayarken Şafii ve malikiler bunu rükün olarak saymıştır. Niyetin
kalp ile yapılması şart olup dil ile söylenmesi şart değildir. Niyetin iftitah
tekbiri(açılış tekbiri) ile beraber getirilmesi efdaldir. Haftaya, saydığımız
bu altı hususun fıkhi hükümlerine değineceğiz inşaallah. Allah’a emanet olun…