Kâinatın Rabbi Yüce Allah ne güzel buyurmuş Bakara Suresinde " Biz insana taşıyamayacağı yükü yuklemeyiz" diye.
Bu ayet büyük bir merhametin tezahürüdür. Yani insan yapabildiklerine karşı mesuldur. yapamayacağı,kapasitesini ve gücünü aşan bir durumdan ya da bir eylemden mesul değildir .Yüce Allah onu sorumlu tutmaz.
Gazze soykırımı ve Filistin'in izzetli halkının içinde bulunduğu zor durum karşısında bizim ne yapmamız gerektiği ya da ne ile mesulüz sorusu her müslümanın kendisine sorması gereken bir sorudur.
Aslında yollar açık olsaydı veya sınırlar olmasaydı hepimizin üzerine Gazze'ye gidip bizzat fiili olarak savaşa katılmak farz olacaktı. Ama malumunuz İslam devletinin arasına emperyalistlerce çizilmiş ve aramıza konulmuş bu sınırlar ve devletler bunu mümkün kılmıyor.
Gazze halkı da barbar ve ahlaksız düşmanla başbaşa kalmış durumda.
Onların imtihanı çok çetindir. Allah Azze ve Celle onların yardımcısı olsun inşallah.
Hal böyle olunca bizim de yapmamız gereken bütün bir insanlığın düşmanı olan Küçük şeytan İsrail in zayıflaması için elimizden geleni yapmak. Malumunuz olduğu üzere İsrail e ait şirketlerin malını almak onların maddi açıdan güçlenmesini sağlamaktır. Bu en hafif tabirle düşmana yardım etmektir. Düşmanına yardım etmek acaba hangi mantık, hangi vicdan, hangi dine sığar.
Düşmana yardım eden için iki ihtimal düşünülür.
O kişi ya ahmaktır. Ya da haindir. Yani aslında düşmandan yanadır da bize dost görünüyordur.
Bazı cahil insanlar da İsrail terör şebekesinin medyası ile onlara muzahir bazı sözümona yerel medya etkisinde kalarak. Boykot yapmayı halkın gözünde küçük düşürmeye ve etkisini kırmaya çalışmaktadırlar.
Bahaneler öne sürerek kendince boykot ürünü almak ya da almamak çok bir şeyleri degistirmeyeceğini söylüyorlar.
Çevrenizde mutlaka görmüşsünüzdür, Benim de iş arkadaşlarımdan biriyle bu minvalde bir hadise tezahür etti. Markette şeker alıyorduk ikimiz. Ben bir markayı görünce ağabey bunu almayalım bu boykot ürünü dedim. Arkadaşım da aman hocam senin almamanla sanki İsrail iflas mı edecek. Al bence hiç bir şey olmaz dedi. Bu cümleleri duyunca başımdan aşağı kaynar sular döküldü sanki. Ve biliyorum ki bu arkadaş İsrail dostu değil. En az benim kadar Filistinli mazlumlara da üzülüyordur bundan eminim. Ama gel gör ki bu konuda bilinç ve şuur eksikliği bizim halkımızda çok var maalesef.
Bazıları da diyor. Devlet almasın. Büyük şirketler almasın.bizim hizmetimize sunmasın biz de almayalım. Bunun tam tersini şirketler söylüyor. Halk istemezse satın almazssa biz getirmeyiz. Satılmayan bir malı biz niye getirelim diyorlar.
Velhasıl iki tarafın söyledikleri de bahane arayıp kılıf bulmadır bir nevi. Devlet getiriyor yada büyük şirketler getiriyorsa bu onların vebali. Gönül ister ki hiç bir şey Yahudi ve avanesinden alınmasın. Ama alınıyorsa bu onların vebali biz de marketten alırsak bizim de vebalimiz o olur. Günahta ortak olmuş oluruz. Birbirimizi suçlayıp düşmana yardım etmeye devam ederiz.
Peki ne yapmalı bir müslüman.
Bence. O mezubahis arkadaşıma da dediğim gibi diyorum ki.
Şuurlu bir müslüman diyecek ki; Bütün dünya İsrail mallarını satın alsa, dünyada sadece ben almıyor olsam da yine de almam.
Çünkü boykot sadece ekonomik bir mesele değil gerçek bir iman meselesidir.
Bir, tarafını belli etme meselesidir.
Allah için kâfire buğzedip uzak durma meselesidir.
Bu da yoksa zaten Allah muhafaza iman yoktur.
Her müslüman fert bu düşüncede olursa Allah ın izniyle ümmetin sırtı yere gelmeyecek ve batıl yok olacak.
İnşallah batıl yok olucudur zaten.
BOYKOT BİR İMAN MESELESİDİR
Hamza Aydın
Yorumlar