Bismillahirrahmanirrahim!
Geçtiğimiz günlerde dünyanın yüz karası, sarı şeytan Trump tarafından Kudüs'ün Siyonist İsrail'in başkenti olarak açıklandı. Buna karşı sus pus olmuş, kendi kabuğuna çekilmiş ümmet, kendi menfaatleri uğruna yürüyüşler, protestolar, basın konuşmaları gerçekleştirdi. Gelin görün ki hiçbir kurum devletin bütün bağlarını koparması gerektiğini dile getirmedi. Ne büyük bir utanç kaynağı ki bir Selahaddin başkaldırıp, 'Dur ey zalim!' diyemedi. Ülkemizde var olan coca-cola firmaları, İsrail ve zalim ABD'nin her türlü gıda ve her türlü malzemeleri satarlarken, İslam ülkeleri bu ürünlerin boykotlarını yapacaklarına çıkıp bir yürüyüş, bir kınama ile durumun üzerini örtebiliyorlar. Ey İslam devletleri! 'Sizinle savaşanlarla, siz Allah yolunda savaşın.' (BAKARA Suresi 190. Ayeti)

Mekke ABD'ye, Kudüs İsrail'e; uyku ise Müslümanlara...
Kudüs'ü siyasete çeviren, bir yandan kendi aleyhine; menfaatine kullanan, bir yandan, körleşmiş Müslüman gözleri bir vahdet çadırı altında birlik için beraberlik için toplanamadı. Evet Kudüs gidecek, Mekke gidecek, bir İslam teşkilatı tükürüğü ile şeytan Amerika'yı, Siyonist İsrail'i yok etme gücüne iman ile sahip olan İslam teşkilatının ortak kararı gülünç bir karar oldu. Zalim ABD için Kudüs'ün kuzeyi, güneyi, batısı, doğusu bir parçadır ve o bütün parçanın tamamı Filistin'dir. Gelin görün ki 40'a yakın İslam ülkesi, 40' a yakın İslam devletinin amirleri bir Rachel olmadı. 'Zulüm bizdense ben bizden değilim!' ifadeleriyle akıllara kazınan Rachel Corrie, bundan 14 yıl evvel bir Filistinli doktorun evinin yıkılmasına engel olmaya çalışırken, İsrail'in askeri bir buldozeri tarafından ezilerek hayatını kaybetmişti. ABD'li bir bayanın insan ölümüne, bir yok edilişe seyirci kalmaması İslam devletlerini umarız utandırır.

Kudüs'ü sadece bir yönü ile Filistin'e başkent kılmak, ilk kıbleyi Siyonist'e teslim etmek, dökülen ümmetin kanına bir set olamamak, yakılan yıkılan işkence gören ümmetle birlik olamamak, kardeş olamamak, İslam'ın zincire vurulmuş, susturulmuş, yok edilmeye çalışılmış haliyle her geçen gün farklı yüzüyle kendini göstermekte, küfür işini ivedikle yerine getirirken ümmetin, Müslümanların, kör, sağır, dilsiz, korkak oluşu İslam beldelerini bir bir yok etmekte; bir bir sömürmekte. İslam devletleri ebabil beklerken, bir Selahaddin beklerken Allahtan onlar için bir azap inmeden uyanır ve bir güçle bir vahdet kardeşlik bilinci ile Siyonist zalim düşmana dur diyebilir. Umulur ki bir boykotla yok edilir emperyalist yapı düzeni, umulur ki Kudüs'ün batısı, doğusu, kuzeyi, güneyi yalnız bir Filistin olur. Kudüs ümmetindir ve ümmetin kalacak. Bu ister elinde ebabil gibi taş taşıyan 12-13 yaşlarında Ali, Musab, Ammar, Ömer ,Erkamlarla olsun, ister bir Selahaddin Eyyubi'nin gücü, imanı ve kuvveti ile olsun...

Kudüs fethedilecek. Çünkü Kabe'nin sahibi Allah'tır. Kudüs'ün sahibi Allah ve Allah nurunu tamamlayacak. Kabe'yi zalimin despotun dostluğundan koruyacak , Kudüs'ü doğusu, batısı, kuzeyi ve güneyi ile İslam'a hakim kılacak. Filistin'e başkent kılacak . Ve siz Müslümanlardan daha iyi bir ümmet getirecek. Kudüs için, Yemen için, Arakan, Myanmar, Suriye için birleşin, birlik olun kardeş olun ayrılıp dağılmayın ki Allah size şefaat etsin. Vahdeti, kardeşliği kalbinizde yaşayın ki korksun eli kanlı faşist ırkçı İslam düşmanları...

Allaha emanet olun.