Van Gölü kıyısındaki yerleşim yerlerinde 20 bini aşkın insanın geçim kaynağı inci kefali, her yıl üreme dönemi 15 Nisan-15 Temmuz’da zorlu yolculuğa çıkıyor. Gölün tuzlu ve sodalı suyundan derelerdeki tatlı sulara ulaşmak için suyun akışının tersine yüzen, karşısına çıkan engelleri zıplayarak geçmeye çalışan balıklar, her yıl bu mevsimde görsel şölen sunuyor. Balıkların neslini sürdürebilmek amacıyla ortaya koyduğu mücadeleyi izlemek için de her yıl binlerce yerli ve yabancı turist kente geliyor. İnci kefali en ideal üreme yerine ulaşmak için akıntının tersine, akıntıyla mücadele ederek yolculuk ediyor. Akköprü deresinde meydana gelen bu yolculuk sırasında İskele Caddesi 46 Evler mevkiinde dere içinde bulunan şelalede zıplayarak görsel şölen oluşturuyor. Yoldan geçen vatandaşlar ise bu yolculuğu ilgiyle izliyor.
15 Temmuz’da sona erecek olan göç ve yasak bitmeden iş makineleri Akköprü deresinde girerek kum temizleme başladı. Derede çalışma yapılmasına tepki gösteren Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (Van YYÜ) Su ürünleri fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, “Şu anda şehir merkezinin içinden akaraktan Van Gölü’ne dökülen Akköprü deresindeyiz. Üreme döneminin tam ortalarındayız. Binlerce inci kefali akarsulara doğru göç etmiş, üremesini gerçekleştirip geri dönüyor. Bıraktığı yumurtalardan çıkan yavrular tekrardan Van Gölü’ne geri dönüyorlar. Balık en kırsalda bile jandarma ile büyük bir koruma altında fakat kırsalda korunan balık maalesef bugün Van şehir merkezinin içinden geçen Akköprü dersinde resmen katliama uğruyor. Hemen arkamızdaki bulunan iş makineleri üreme döneminde akarsu yatağına girerekten maalesef göçü sekteye uğrattılar. Buradaki akarsu yatağındaki balıkların göçü sekteye uğradığı gibi Akköprü dersine giren balıkların bıraktığı yumurtaların akıbeti maalesef hepsi mahvoldu. Böyle bir su yönetimi, böylesine bir yönetim anlayışı olmaz. Sorumluların bir an önce hesap vermesini istiyoruz” dedi.