Allah yolunda şehit olmak, elbette ki Müslümanların en büyük arzusudur. Birkaç günlük imtihan dünyasından, Allah'ın huzuruna tüm sorumluluklarını yerine getirmiş ve Allah yolunda şehit olmuş olarak giden bir insan ne kadar da bahtiyardır. Peygamberlerin bile gıpta ettiği o güzel akıbete yürüyen şehitlerimizi bir kez daha rahmetle ve minnetle yad ediyoruz.

Şubat ayının şehitler ile anmasının sebebi, bu ay içerisinde dünyanın farklı bölgelerinde,( farklı yıllarda) çok fazla Müslüman'ın şehadet mertebesine ulaşmalarındandır. Bir de şubatın kış mevsiminin son ayı olması ve bu aydan sonra bahar mevsiminin başlaması da güzel ve manidar bir tevafuktur. Çünkü şehitler baharın müjdeleyicisidirler.

Hasan el Benna (Mısır), Malcolm X (Amerika) , Selimhan Yandarbayev (Çeçenistan), Metin Yüksel (Türkiye), Seyyid Abbas Musavi (Lübnan), Şeyh Ragıp Harb (Lübnan), Molla Zeki Atak (Türkiye), Gıyaseddin Barlak (Türkiye) ve daha binlerce İslam eri bu ayda şehadet şerbetini içmişlerdir. Rabbim şehadetlerini kabul etsin ve bizleri onların bereketlerinden mahrum etmesin.

Şehitler gibi yaşayıp Allah yolunda şehit olan bu fedakar insanları hakkıyla tanıtmaya çalışırsak inanın kelimeler kifayetsiz kalır. Onları anlatmaya ciltler dolusu kitaplar dahi yetersiz kalır. Şunu söyleyebiliriz kısaca; onlar Allah'ın istediği gibi yaşadılar, sessiz ve sedasız aramızdan ayrılıp gittiler. Onlar sünneti seniyyeye hakkıyla riayet edenlerdi.

İnsanlar ile olan ilişkilerindeki ölçüleri Hz. Muhammed aleyhisselatu vesselam idi. Kimsenin kalbini kırmadan insan-ı kamil ölçütünde tebliğlerini yapıyorlardı. Onlardan kimse rahatsız olmadı. Her zaman etrafındakilerden helallik istiyorlardı. Allah rızası tek amaçlarıydı. Dünya gözlerinde pek kıymetsizdi. Mal ve mülk biriktirme telaşları yoktu.

Gözü pek, mert ve cömert idiler. Akıllı, ferasetli ve tedbirli idiler. Önlerini görmedikleri sürece adım atmazdılar. İnsanların faydasına olan her işte öncüydüler. İhlas, irfan ve takva ehliydiler. Gazaptan daha çok merhamet kuşanmışlardı.

İslam şehitlerinden Hasan el Benna yirminci yüzyıla damgasını vuran büyük bir rehberdir. Her ne kadar Mısırlı olsa da çağdaş tüm İslami hareketlerde emeği vardır diyebiliriz. Çünkü son asırda cemaatleşmede öncü bir rol oynamıştır. Onu tanımak isteyen HATIRALAR kitabını mutlaka okusun. Bu mübarek şehidimizden bizlere yol gösterecek birkaç nasihat dinleyelim;

- Şartlar ne olursa olsun ezanı duyduğunuz zaman namaza kalkın.

- Kur'anı Kerimi okuyun, inceleyin veya dinleyin. Azıcık zamanınızı bile yararsız işlere ayırmayın

- Arapçayı öğrenin. Çünkü Kur'an en güzel Arapça anlaşılır.

- Fazlaca gülmeyin. Çünkü Allah'a bağlı olan gönül, sakin ve vakarlı olur.

- Dinleyicinin işiteceğinden fazla sesinizi yükseltmeyin. Çünkü bu eziyet vermektir.

- Kişileri çekiştirmek ve tavırları küçümsemekten sakının. Hayırdan başka bir şey konuşmayın.

- Görevler vakitlerden fazladır. Vakitten yararlanmak için başkasına yardımınızı esirgemeyin. Yapacak bir göreviniz varsa onu en kısa yoldan ve en güzel şekilde bitirmeye çalışın

- Her hususta temizliğe önem verin… Çünkü bu din temizlik üzerine kurulmuştur.

- Ahdinize, sözünüze ve vaadinize vefa gösterin.

- Okuma ve yazmanızı sağlamlaştırın. Müslümanların gazete ve dergilerini çokça mütalaa edin. Küçük de olsa kendinize ait bir kütüphaneniz olsun. İhtisas sahibi iseniz branşınızda derinleşin.

- Geliriniz ne kadar az olursa olsun, ondan fakir ve yoksullara bir hak ayırın.

- Durmadan tövbe ve istiğfar edin. Uyumadan önce birkaç dakikanızı nefsinizi muhasebeye ayırın. Şüpheli şeylerden kaçının ki harama düşmeyesiniz.

Rahmetullahi aleyhi…