ŞEHİTLER KERVANI GEÇTİ GÖZLERİMİN ÖNÜNDEN
GEÇERKEN HER ŞEYİ ALIP GÖTÜRDÜLER YÜREĞİMDEN...
Şubat ayı her geldiğinde baş eğmez dağlar gelir aklıma. O dağlar ki hiç bir fırtına, hiç bir deprem sarsamaz. Dünyanın dengesidir dağlar. İnsanların depremlerden, fırtınalardan, türlü belalardan kaçıp sığındıkları muhkem kaledir, güvenli limandır dağlar... Allah'a canlarını sunan şehitler de dağlar gibidir...
Şubat ayı her geldiğinde, cemreler düşer havaya, suya, toprağa... Kışın ayazından bizar olan hava, su, toprak cemrenin düşmesiyle hayat bulur adeta. Türlü nebatatından firak düşmüş toprak tekrar neşvü nema bulur baharın müjdecisiyle. Buz çehresine sımsıcak gülüşler düşer zeminin. Filizlenir tohumlar yeryüzüne. Dallar meyveye, filizler çiçeğe durur ayet ayet... Canlanır yeniden ruyi zemin. Kışa inat bahardır memleketim. Allah için canlarını veren şehitler de baharın müjdeleyicisi cemreler gibidir...
Şubat ayı her geldiğinde, hayata hayat veren şehitler gelir aklıma... Allah nasıl dilemişse öylece yaşadı şehitler. O' nun için doğdular, onun rızası için yaşadılar ve onun için canlarını feda ettiler. Dünyaya gönül bağlamadılar, dünya malı için ahiretlerini feda etmediler. Dünyalık hiç bir hedefleri olmadı. Dünyada hep garip olarak yaşadılar. Konforu, rahatlığı, lüks bir yaşamı tatmadılar. Onlar varlık içerisinde yokluğu, yokluk içerisinde de varlığı yaşadılar. İbadet ve ihlasları onlar için ancak huzur olabildi. hep garipler gibi yaşadılar ve garip olarak ta göçüp gittiler. Artlarında dünyalık namına bir isim bırakmadılar. Ne sarayları oldu ve ne de köşkleri. Ancak dostlarının kalbinde, Allah dostlarının kalbinde hiç bir zaman ölmediler. Hayatta iken de bakışları hep ötelerdeydi. Şehitlerin resimlerine bakın, o derin bakışlara şahit olabilirsiniz. Bereketli bir hayatın goncalarıydı şehitler...
Ey bu fani dünyanın aldatıcı cazibesine kapılan nefsim ve dostlarım, biz şu anda en azından rahat bir hayat yaşıyor isek, bunu kesinlikle şehitlere borçluyuz. Bu memleket hala istikbarların, emperyalist zorbaların, zalim küffarın pis ve necis ayaklarının altına düşmemişse inanın şehitlerimizin sayesindedir. Bunun için kesinlikle onları unutmamalı, hayatlarından ders ve ibretler alarak onlar gibi yaşamaya çalışmalıyız. Dünyayı ve dünyalığı hedef ve asıl gaye değil, belki asıl hedef ve gaye olan Allah'ın rızasına ulaşmak için bir vasıta olarak görmeliyiz. Yoksa ruzi mahşerde, yevmi hesapta onların yüzüne asla bakamaz, perişan oluruz maazallah...
Bizleri dünyanın aldatıcı cazibesinden azat eyle Allah''ım!
Bizleri kendi yolunda boşverenlerden değil, başverenlerden eyle Allah'ım!
Bizleri bu dünyada şehitler gibi yaşayanlardan eyle, Ahirette de onlar ile haşret Allah'ım!
Onlar gibi yaşama dileklerimle, Allah'a emanet olalım...