M. Ali Doyar
Allah'ın adıyla
Aile içinde, İslami ahlak kaidelerine riayet etmelidir
İslami bir ailenin en belirgin özelliği, aile içinde ahlaki kaidelere riayet edilmesidir. Bir ailede ahlaki kurallara riayet edilmiyorsa, o aileye İslami aile denemez. Bir ailede ahlaki kurallara riayet etmenin derecesi, o ailenin İslam'a yakınlığının da ölçüsüdür.
Aile içinde İslami ahlak kaidelerine riayet edilmesi konusunda, dava eri Müslümana önemli görevler düşmektedir. Bu konuda son derece duyarlı olmalı ve asla taviz vermemelidir.
Anne–babası ve ailenin diğer büyükleriyle konuştuğunda sesini yükseltmemeli, bağırıp çağırmamalı, mütevazi olmalı, saygı ve ölçüyü muhafaza etmelidir. Onlara isimleriyle hitap etmemelidir. Onların yanında oturduğunda ayaklarını üst üste atmamalı, uzatmamalı ve edepli bir şekilde oturmalıdır.
Kendisinden küçük bireyleri azarlamamalı, isimlerini bozarak hitap etmemeli, onlara çirkin sözler söylememeli ve sürtüşmemelidir. Onlara gereken sevgiyi göstermeli ve ihtiyaçlarını gidermede yardımcı olmalıdır. Onlara İslami ilim, ibadet ve ahlak konularında yardım etmeli; eksikliklerini gidermede, öğrenmede, öğrendiklerini tatbik etmede, ahlaki kurallara riayet etmede, ibadetlerini zamanında ve adabına uygun yerine getirmede yardımcı olmalıdır.
Aile içindeki kıyafetine dikkat etmeli, bacı ve kardeşleri olsa dahi onlara karşı İslam'ın çizdiği edep sınırlarını aşmamalı ve ahlaki değerleri muhafaza etmelidir. Ev ortamında göğüs ve bacaklar açık olacak şekilde uygunsuz kıyafetler giymemeli, yatma zamanı odasına çekilip evin içinde rasgele dolaşmamalı, eğer bir işi olursa diğer odalara girmek için kapıyı çalıp izin almalı ve odanın müsait olmasını beklemelidir. Bu konuda kendilerinde bir eksiklik görüyorsa, ailenin diğer bireylerinin de aynı hassasiyetle hareket etmeleri için gayret etmelidir.
'Ey müminler! Ellerinizin altında bulunan (köle ve cariyeleriniz) ve içinizden henüz ergenlik çağına girmemiş olanlar, sabah namazından önce, öğleyin soyunduğunuz vakit ve yatsı namazından sonra (yanınıza gireceklerinde) sizden üç defa izin istesinler. Bunlar, mahrem (kapanmamış) halde bulunabileceğiniz üç vakittir. Bu vakitlerin dışında ne sizin için ne de onlar için bir mahzur yoktur. Birbirinizin yanına girip çıkabilirsiniz. İşte Allah ayetleri size böyle açıklar. Allah, (her şeyi) bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir. Çocuklarınız ergenlik çağına girdiklerinde, kendilerinden öncekiler (büyükleri) izin istedikleri gibi onlar da izin istesinler. İşte Allah, ayetlerini size böyle açıklar. Allah alimdir, hakimdir. ' (Nur 58, 59)
Birlikte sofraya oturduklarında, sünnete uygun oturmalı, yemek üzerinde iken boş ve gereksiz konuşmalara girmemeli, yemeğini önünden yemelidir. Bismillah ile başlayıp, elhamdülillah ile bitirmelidir. Yemek beğenmeme gibi kötü huylardan uzak durmalıdır.
Eve gelirken kapıyı çalıp içerdekileri haberdar ederek içeri girmeli, girişte evdekilere selam vermelidir. Çıkışta da anne veya babasını haberdar etmeli ve izin isteyip çıkmalıdır.
'…Evlere girdiğiniz zaman, Allah katından bereket, sağlık ve güzellik dileyerek kendinize (birbirinize) selam verin…' (Nur 61)
Aile içinde İslami hayatın bir bütün olarak yaşanması için gayret göstermelidir
İslam, bir hayat nizamı ve yaşam biçimidir. Bir bütün olarak insanın hem ferdi, hem ailevi ve hem de sosyal hayatını düzenleyip şekillendirmektedir. Onun için Müslüman, İslam'ı hayatında bir bütün olarak tatbik etmeye çalıştığı gibi, ailesinde de bir bütün olarak yaşanması için gayret göstermelidir. Nitekim İslami aile, İslam'ın bütün olarak tatbik edilmeye çalışıldığı ailedir.
Dolayısıyla Müslüman, aile bireylerinin; birbirleri üzerindeki haklarına riayet etmeleri, İslami ilim ve kültürün öğrenilmesi için gayret göstermeleri ve bu konuda birbirlerine yardımcı olmaları, aile içinde ahlaki kurallara riayet etmeleri, ibadetlerini zamanında ve adabına uygun bir şekilde eda etmeleri, evdeki düzen, disiplin ve birbirleriyle ilişkilerinde İslami kaideleri esas almaları, maddi işleriyle gelir ve giderlerinde helal ve harama riayet etmeleri ve aileyi ilgilendiren diğer hususlarda İslam'ı esas almaları için gayret sarf etmeli, yardım ve destekte bulunmalıdır. Ancak bunu yaparken; 'şunu şöyle yapın', 'şu şöyle olmalı' gibi emredici tarzda hareket etmemeli, kendisinin doğruyu bildiğini ve doğruyu söylediğini, diğerlerinin yanlış bildiğini ve yanlış yaptığını iddia etmemeli, bu konularda onlarla kesinlikle tartışmaya girmemelidir. Kendisi yaparak ve yaşayarak örnek olmalı, hikmetle ve güzel sözle anlatmalıdır.
Ev ihtiyaçlarını karşılamada ve ev işlerini görmede aileye yardımcı olmalıdır
Aile, hayatını sürdürebilmek ve ayakta kalabilmek için barınma, yeme, içme, giyinme, sağlık, eğitim, yakıt gibi temel unsurlara ihtiyaç duymaktadır. Bunların temini ise kolay değildir. İmkan, emek ve zaman ister. Bu konuda aile reisi bir yük altındadır, aile bireylerinin sayısı arttıkça ve ihtiyaçlar çoğaldıkça da bu yük ağırlaşmaktadır.
Dolayısıyla Müslüman, bu konuda babasını yalnız ve yardımsız bırakmamalı; ev ihtiyaçlarını karşılamada ve ev işlerini görmede elinden gelen çabayı sarf etmeli, yapabileceği işleri üstlenmeli ve katkı sunmalıdır.
Allah'a emanet olun.