Filistin Âlimler Birliği'nin Gazze'deki direnişe destek için yaptığı çağrı, tüm dünyada ve Türkiye'de büyük yankı uyandırdı. 11 Nisan Cuma gecesi saat 22.00'de, milyonlarca insan aynı anda bulundukları yerden tekbirler getirerek Gazze halkına destek mesajı verdi.
Türkiye'nin dört bir yanında olduğu gibi, Van’da da halk bu çağrıya büyük bir coşkuyla karşılık verdi. Van YYÜ’de ise yürüyüş ve basın açıklaması düzenlendi.
Van YYÜ Filistin İnsiyatifi öncülüğünde kampüste bir araya gelen öğrenci ve akademisyenler, KYK duraklarından Gazze Yolu’na kadar yürüdü. Burada tekbir ve sloganlar atan grup basın açıklaması yaptı.
Basın açıklamasını okuyan Veteriner Fakültesi 4. sınıf öğrencisi Sami Baytekin, “Gazze’de bombalanan sadece evler değil, insanlığın vicdanıdır. Yıkılan sadece binalar değil susan kalpler, görmeyen gözlerdir. Biz rakamlarla değil utançla karşı karşıyayız. Her gün bir çocuk daha yetim, bir anne daha evlatsız kalıyor. Ama İslam dünyası sessiz! Bizler, ümmetin dirilişini sadece dualarla değil, bilinçle, duruşla, boykotla ve cihatla gerçekleştirmek isteyen gençleriz. Şunu çok iyi biliyoruz ki: Zulme karşı çıkmak sadece meydanlarda bağırmakla olmaz. Günlük yaşantımızda da mazlumdan yana olmak zorundayız. Zalimle ticaret yapanla aynı safta duramayız. Boykot, dilimizin sustuğu yerde elimizin konuşmasıdır. Boykot, cüzdanımızla yaptığımız bir tercihtir, ahirette verilecek hesabın bir cevabıdır. Gazze’de kardeşlerimiz can verirken biz ne yapmalıyız diye dert edinen eyy mücahit ve mücahide kardeşlerim! "Kıyamet bile kopsa elinizdeki fidanı dikin " diyen Hz. Muhmammed (sav)’in ümmetiyiz biz. Olur da düşmana kızıp asıl sorumluluklarımızı yapmaz isek işte o zaman kaybederiz ve o zalimlerin ekmeğine yağ süreriz. Peki, ne yapacağız? Mescitlerimizi dolduracağız, ilim halkalarımıza sahip çıkacağız, evlerimizde Kudüs davasını yeşerteceğiz, derslerimize çalışacağız, yetişeceğiz ve yetiştireceğiz. Onlar orada şehid olurken biz burada umudunu kesmiş bir şekilde beklemeyeceğiz. Daha fazla çalışacağız daha fazla gayret edeceğiz. Unutmayacağız ve unutturmayacağız. Evet, ağlarız, yüreğimiz de yanar, göz yaşı da dökeriz ama bunu mateme çevirmeyiz, asla yas tutmayız. siyonizme istediğini vermeyeceğiz kardeşlerim, bizleri yıldıramayacaklar.” dedi.
“BIZLER BU ÇAĞIN NEMRUTLARINA BOYUN EĞMEYECEĞIZ”
İslam devletlerinin liderlerine çağrı yapan Baytekin, “Evet, kardeşlerim yaralıyız, kalbimize bir hançer saplanmış ve içimiz kan ağlıyor ama yılmak yok. Bizler de tıpkı Hamraul Esed’de yaralı olduğu halde Resulullah’ın cihad çağrısına ‘anam babam sana feda olsun’ deyip ayağa kalkan bu asrın sahabeleri olacağız. Umutsuzluk yok benim yüreği cihad sevdasıyla yanan kardeşlerim. Bulunduğumuz yerlerin imarı için çalışmazsak Kudüs’ün de Filistin’in de imarı olmayacak. Mescid-i Aksa’yı evimizde inşa edeceğiz ki bizden sonra Kudüs’e yürüyecek bir nesil olsun. Hedefimiz Kudüs’ü İsrail’den kurtarıp bu kurtuluş ile dirilmek, Kudüs’ün adamı olarak ölmek olacak. Buradan devlet büyüklerine sesleniyoruz; İsrail’in devlet olmadığını siz söylüyorsunuz. Arsız bir çete, hukuk tanımaz, ahlak yoksunu bir güruh olduğunu siz söylüyorsunuz. O zaman ne diye onlarla anlaşmaya çalışıyoruz, aynı masada oturuyoruz. Biz terör devleti olan israil ile ilişkilerin azalmasını istemiyoruz, sıfır ilişki istiyoruz. Vallahi bizler ülkemizi seviyoruz, memleketimizi seviyoruz. Bizler aslında idarecilerimizin dünyasını değil ahiretini düşünüyoruz. Yarın Allah'a verecekleri hesabın altında ezilmemeleri için bu feryadı ortaya koyuyoruz. Ya Rabbi onlara hidayet ver, cesaret ver. 50 küsür halkları Müslüman olan idarecileri imanın gereğini yapamaya çağırıyoruz, izzete çağırıyoruz, cihada çağırıyoruz. Kardeşlerim asla heyecanlarımızı, umutlarımızı, azaltmayacağız, yılmayacağız unutmayacağız unutturmayacağız, normalleşmeyeceğiz normalleştirmeyeceğiz. Dolayısıyla ellerimizde ne kadar taş varsa atmaktan çekinmeyeceğiz. Bizler bu çağın Nemrutlarına boyun eğmeyeceğiz. Firavunlaşmış sistemlere el pençe durmayacağız. Zalimin ekmeğini yemeyecek, onun sofrasına oturmayacağız. Mescid-i Aksa’nın önünde fetih namazı kılana kadar biz bu mücadeleyi devam ettireceğiz.” ifadelerini kullandı.
Grup, tekbir ve sloganlar atarak dağıldı.