Bahçesaray

Müküs Çayı; Feqiyê Teyran’a ilham veren nehir için Bediüzzaman ‘’cennettendir’’ diyor

Van'ın Bahçesaray ilçesinde dağın altındaki mağaradan çıkan Müküs Çayı her yıl binlerce ziyaretçiyi ağırlıyor. Ünlü Kürt Edebiyatçı Feqiyê Teyran’ın üzerine şiir yazdığı bu harika nehir için Bediüzzaman Said Nursi’ye göre kaynağını cennetten alıyor.

Abone Ol

Van’da güzelliği ile adından söz ettiren Müküs Çayı ziyaretçilerine unutulmaz anlar yaşatıyor. Mağaradan akan gür, berrak ve bembeyaz suyuyla görenleri hayrete düşüren nehir Bahçesaray’ın içinden geçiyor. Serê Kaniyê Subaşı ve Müküs Çayı, Van’ın simge yerlerinden biri olarak kabul ediliyor. Her yıl binlerce turisti ağırlayan bu doğa harikası yer, özellikle ilkbaharda doyumsuz kareler sunuyor.  

Müküs Çayı’nın çıktığı yer olan Serê Kaniyê (Türkçe’ye ‘’subaşı’’) ise karpostallık kareler sunuyor. 
3 bin 500 rakımlı dağları, soğuk akan çayları ve yeşil doğasıyla bilinen Bahçesaray'ı her yıl özellikle ilkbaharda binlerce kişi ziyaret ediyor.  

Çetin geçen kış mevsimi nedeniyle yılda sadece 6-7 ay misafir ağırlayan Bahçesaray ilçesi, güzellikleriyle görenleri adeta büyülüyor. 

Yüksek dağların arasında ve yeşillikle çevrili el değmemiş coğrafyasıyla özellikle ilkbaharda her köşesinin ayrı bir tabloya dönüştüğü ilçe; ormanlık alanları, soğuk akan çayı, kırmızı benekli alabalığı, ceviz ağaçları ve bal üretimiyle bölgede ismini duyurmayı başaran ilçeler arasında yer alıyor.   

DAĞDAN FIŞKIRAN SU: MÜKÜS ÇAYI 

Bahçesaray ilçe merkezine 2 kilometre uzaklıkta olan ve mağarayı andıran bir dağın içinden çıkan Müküs Çayı ilçenin su ihtiyacını karşılamasının yanı sıra kayaların arasından büyük bir coşku ile akmasıyla eşsiz bir doğal güzellik sunuyor.  
Kışın yağan kar ve özellikle ilkbaharda yağan yağmurlardan dolayı Müküs Çayı kaynağından (Serê Kaniyê, Subaşı) güçlü bir şekilde çıkıyor. Serê Kaniyê şelaleyi andıran çok güzel bir görüntü oluşturuyor.  

Müküs Çayı’nın kaynağının çıktığı yer olan Serê Kaniyê, hem evlerinde sıkılıp piknik yapmak isteyen ilçe sahiplerine ev sahipliği yapıyor hem de her yıl yerli ve yabancı binlerce doğaseveri ağırlıyor.  

Aynı zamanda Müküs Çayı Bahçesaray'ın içerisinden akarken debisi yüksek olduğu için rafting şampiyonalarının bazı ayakları burada gerçekleştiriliyor. 

Bu nedenle doğa güzelliğiyle ve sportif verimiyle Bahçesaray'ın içerisinden akarak Botan çayına karışan Müküs çayı bölgeye hayat veriyor.   

Ayrıca Müküs Çayı, Van’ın ilk olarak sit alanı ilan edilip korunma altına alınan bölgesidir. 
Bahçesaray’a hayat veren Müküs Çayı, Van Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünün müracaatı ile 08.04.2019 yılında Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile ‘Hassas Korunacak Alan’ olarak ilan edilmiştir.

FEQİYE TEYRAN’A İLHAM VERMİŞ
Müküs Çayının güzelliği Kürt Edebiyatının önemli şairlerinden Feqiye Teyran’a da ilham vermiş ve meşhur ‘Ey av û av’ şiirini yazdırmıştır. 

Müküs Çayı, kocaman bir dağın dibindeki büyük bir mağaradan fışkırır. Sanki dağın öbür tarafındaki Van Gölü'nden buraya bir tahliye borusu takılmış gibidir.

Bu su, tahminlerin ötesinde adeta dağdan nehir fışkırır gibi fışkırıyor. Dağ ağzını açmış süt beyazı gibi bir hayat bağışlıyor bu vadiye.  
İşte bu su Feqiyê Teyran'ın en meşhur şiiri olan "Ey Av û Av"ın konusu olmuştur. Feqiyê Teyran şöyle der:  
Ey av û av, ey av û av            
Ma tu bi 'işq û muhbet î?
Mewc û pêlan tavêy belav
Bê sekne û bê rahet î?

Ey su ey su, hey su ey su!
Aşka mı düştün, sevdalı mısın
Dalgalarını dağınık savurursun 
Yok mu duracağın, dinlenmez misin?  

Bêrahet û bê sekne yî
Yan 'aşiqê Baxwoy xwe yî
Yan şubhetî qelbê me yî
Te ji emrê kê bi lez ket î?

Yok mu durağın, sakinleşecek yerin
Sahibine mi yoksa bu aşkla gidişin
Sen de yoksa gönlümüz gibi misin
Gel söyle, kimin aşkına bu onulmaz gidişin?

BEDİÜZZAMAN SAİD NURSİ MÜKÜS ÇAYI İÇİN ‘’CENNETTENDİR’’ DİYOR

Beiüzaman Said Nursi’ye göre ilçeyi ikiye bölerek uzun ve dar bir vadiden geçtikten sonra Pervari ilçesi ile buluşan Müküs Çayının kaynağı cennettendir.   

Ünlü Kürt alim Bedizzaman Said Nursi’nin Risale-i Nur’daki anlatımlarına göre Müküs Çayı kaynağını cennetten alıyor. 
Kış boyunca yağan karın eriyerek tek kaynaktan çıkıp saniyede 14 m3 su taşıyan Müküs Çayı aynı zamanda Dicle Nehrinin de başlangıcı ve ana kaynağıdır. 

Yazar İsa Tatlıcan’ın konuyla ilgi şunları aktarır: ‘’Dicle nehrinin önemli bir kolunun Bahçesaray’da kayadaki bir mağaradan çıktığından bahseden Bediüzzaman Said Nursi “o dağlar tamamen su kesilse ve mahrûtî birer havuz olsalar, o büyük nehirlerin şöyle sür'atli ve kesretli cereyanlarına muvâzeneyi kaybetmeden, birkaç ay ancak dayanabilirler.” diyerek o dağların tamamen su olsa bile ancak birkaç ay dayanabileceğini, bu şekilde gürül gürül akmasının başka bir sebebi olduğunu vurgular ve der ki ‘Şu üç nehrin menbaları, Cennettendir.’ Bediüzzaman’ın “Cennet’ten gelen su”olarak tasvir ettiği Müküs Irmağı’nı ve sıcak insanlarını görmek istiyorsanız Bahçesaray’ı mutlaka uğramanızı tavsiye ederim." 

MÜKÜS ÇAYI RİSALE-İ NUR'DA NASIL GEÇİYOR?   
"وَاِنَّ مِنَ اْلحِجَارَةِ لَمَا يَتَفَجَّرُ مِنْهُ اْلاَنْهَار (Taşlardan öyleleri var ki, bağrından nehirler çağlar. Bakara Sûresi: 2:74.) Bu fıkra ile, dağlardan nebean eden Nil-i mübarek, Dicle ve Fırat gibi ırmakları hatırlatmakla, taşların evâmir-i tekvîniyeye karşı ne kadar hârikanümâ ve mu’cizevâri bir surette mazhar ve musahhar olduğunu ifham eder. Ve onunla böyle bir mânâyı müteyakkız kalblere veriyor ki:
Şöyle azîm ırmakların, elbette mümkün değil, şu dağlar hakikî menbaları olsun. Çünkü, faraza o dağlar tamamen su kesilse ve mahrutî birer havuz olsalar, o büyük nehirlerin şöyle sür’atli ve kesretli cereyanlarına, muvazeneyi kaybetmeden, birkaç ay ancak dayanabilirler. Ve o kesretli masarife karşı, galiben bir metre kadar toprakta nüfuz eden yağmur, kâfi varidat olamaz. Demek ki, şu enhârın nebeanları, âdi ve tabiî ve tesadüfî bir iş değildir. Belki pek harika bir surette, Fâtır-ı Zülcelâl onları sırf hazine-i gaybdan akıttırıyor.

İşte, bu sırra işareten, bu mânâyı ifade için, hadiste rivâyet ediliyor ki, “O üç nehrin her birine Cennetten birer katre her vakit damlıyor; ve ondan bereketlidirler.” Hem bir rivâyette denilmiş ki: “Şu üç nehrin menbaları (kaynak) Cennettendir.” Şu rivâyetin hakikati şudur ki: Madem esbab-ı maddiye, şunların bu derece kesretli nebeânına kabil değildir. Elbette menbaları bir âlem-i gaybdadır ve gizli bir hazine-i rahmetten gelir ki, masarifle varidatın muvazenesi devam eder.

Nil-i mübarek Cebel-i Kamer‘den çıktığı gibi, Dicle‘nin en mühim bir şubesi Van vilâyetinden, Müküs nahiyesinden bir kayanın mağarasından çıkıyor. Fırat‘ın da mühim bir şubesi, Diyadin taraflarında bir dağın eteğinden çıkıyor. (Sözler-Yirminci Söz)’’ 

MÜKÜS ÇAYI NEREDE, NASIL GİDİLİR? 
Van’ın en kadim ilçelerinden olan Bahçesaray ilçesi, Van merkeze 110 km mesafede olup yaklaşık 2 saat sürek kara yolu ile gidilebilir. Kaynağı şehir merkezinin dışında olan Müküs Çayı ilçenin içinden geçmektedir. 

Müküs Çayı’nın doğduğu Serê Kaniyê ise Bahçesaray şehir merkezine 2 km uzaklıkta bulunuyor. 

Bahçesaray ve Subaşı’na kendi özel aracınız veya Bahçesaray şehir merkezinden giden minibüs veya otobüslerle varabilirsiniz. 

Van şehir merkezinden Bahçesaray ilçesine gitmek için de belediyenin özel otobüsleri veya Van Otogarından kalkan büyük otobüsleri kullanabilirsiniz.