Bismillah
İTTİHADUL ULEMA (Alimler ve Medreseler Birliği) adındaki kurum bu geçen hafta sonu İslam Ülkelerinden birçok Alim ve siyasetçinin katılımı ile “8. Alimler Buluşması” adı altında bir çalıştay düzenledi. Birbirinden değerli şahsiyetin ve birbirinden değerli fikirlerini sunma imkânı buldular. Bu şahsiyetlerden birkaçının özetle sözleri şöyleydi:
HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu: “Batı'dan yayılan modern paradigma saf ve temiz inancımızı, ferdî ve ictimaî hayatımızı, kimliğimizi ve nesillerimizi çok yönlü olarak etkisi altına almakta ve ciddi bir tehlike arz etmektedir. Çoğu insanın yaradılış gayesini unuttuğu, hedef ve istikametini şaşırdığı, insanî ve İslami değerlerini yitirme tehlikesi ile karşı kaşıya kaldığı çok kritik bir süreçten geçiyoruz. Şuurlu tüm Müslümanların ve ümmetin azalarına rehberlik edenlerin bu olumsuz gidişatı dert edinmesi, yaşanan sorun ve sıkıntılara makul çözümler üretmek için çaba ve gayret sarf etmesi gerekmektedir. Rabbimize hamdolsun ki bugün İslam coğrafyasında ve dünya genelinde ümmetin gidişatını ve İslam'ın evlatlarının durumunu dert edinen alim şahsiyetler, kurumlar ve camialar vardır. Bütün zorluklarına rağmen sadece istikamete odaklanıp mücadele sahasından ayrılmayanlar; pes etmeyenler hedeflenen neticeye ulaşamasalar bile bu işten kazançlı çıkacaklardır. Çünkü bütün mesele hak yolda istikamet üzere kalabilmektir. Asıl başarı ve zafer de budur."
Dünya Âlimler Birliği Genel Sekreteri Ali Karadaği Alimler Buluşması’nda yaptığı konuşmada “Yeryüzünün imar ve yeryüzünden istifade edilmesi şeri bir sorumluluktur. Batı ‘oku’macılığı sadece dünya için okumaktır. Fakat bizim ‘oku’mamız terazinin iki kefesi içindir; hem dünya hem ahiret.” dedi.
Irak Kürdistanı Komaleya Dadgeri (Adalet Topluluğu) Partisi Genel Başkanı Ali Bapir: “Günümüzde, İslam âlimlerinin toplum hayatındaki olumlu rolünde ciddi bir gerileme ve azalma görüyoruz.” dedi.
Yurt Dışındaki Filistinli Âlimler Birliği Başkanı Dr. Nevaf Tekruri: “Kudüs’ü yeniden almak istiyorsak Selahaddin-i Eyyubi’yi fethe götüren sebepleri bilmeli ve onun yolundan gitmeliyiz.” dedi.
Sosyolog-İlahiyatçı Ali Bulaç: “Peygamberler tarihte toplum hayatı içinde hangi misyonu üstlenmişlerse ulemanın da onları takip ederek aynı misyonu üstlenmesi lazım.” dedi.
İttihadul Ulema'nın düzenlediği 8'inci Âlimler Buluşmasının sonuç bildirgesinde, "Bugün hiçbir strateji, Müslümanların kanının akmasını önlemekten daha önemli değildir. Bunu önlemek Müslümanların birlik olmasından geçer. Hiçbir mazeret Müslümanlar arasında ihtilafları körüklemeyi meşrulaştıramaz." denildi.
Üste çok değerli sözlerden birkaçına yer verdim. Ama asıl konu sonuç bildirgesi idi. Sonuç bildirgesinde de üste kısa bir kesite yer verdim. Bu kesit çok önemli ve bu bizi kurtaracak bir reçetedir.
Bende acizane bu buluşmaya katılan ve katılmayan tüm alim ve dava adamlarına veya İslam adına ortaya çıkmış tüm gurup, cemaat, parti ve tarikatlara seslenerek diyorumki: Bırakın artık! Yüzüğün takıldığı parmak tartışmalarını, sarığın veya takkenin takılma şeklini; bu benim cemaatim bu onun partisi veya tarikatıdır demeyi bırakın artık. Hepinizin birlikte ve söylediği ancak ümmeti bu halden kurtaracak tek çare ittihad-ı İslam, vahdet ve birliktir. O zaman bunun gereğini hemen yapmak için yola koyulun. Yoksa biz ümmetin fertleri mahşer meydanında bizi öldüren, yok etmeye çalışan kafirlerden değil; Sizlerden davacı olacağımızı ve hakkımızı sizlere helal etmeyeceğimizi bilin…
Vesselam
