Bu toplum oldu olası, özellikle Müslüman Kürt toplumu zoraki ve zorunlu şeyleri sevmemiş. İçinde zorunlu kelimesi geçen tüm sistemler iflas etmiştir. Yüce Kuran’ımız da Alemlerin Hakimi Yüce Yaratıcı dinde zorlama olmayacağını, kimseyi zorla veya baskı ile Müslüman yapamayacağımızı buyurmaktadır.
Hal böyle iken gayri İslami şeyleri insanımızın benimseyip sahiplenmesi ve bununla şekillenmesi asla mümkün değildir. Çünkü hamdolsun İslam dini halkımızın adeta iliklerine işlemiş durumdadır. Bu Müslüman halk üzerinde kendi sapık felsefelerini denemek isteyenler hep iflas etmiştir. Hiçbir oyun ve desiseleri amacına ulaşmamıştır.
Aslında özgür ve bağımsız bir topluma yakışan eğitimde gönüllülüğün esas olmasıdır.Ama illa zorunlu olacaksa o zaman da eğitim programları esnek olmalıdır. Mesela halkın % 99 unun Müslüman olduğu bir ülkede İslam dışı yalan yanlış bilgiler zoraki olarak verilmemelidir.
Okullarda öğrencilerin dini vecibelerini yerine getirmelerine fırsat verilmelidir,
Dininin gereği olarak başını örten öğrencilere izin verilmelidir
Zira 28 şubat ürünü olan bütün uygulamalar hala yerlerinde durmaktalar. Ve çöplüklere gönderilmeyi beklemektedirler.
Eğitim konusunda zorunlu eğitimi 12 olması bir avantaj olmasa gerek. Çünkü bilumum yasak ve dayatmalar devam etmekte, karma eğitim son surat sürmekte, ahlaki çöküntü dört nala ilerlemekte genç neslin yozlaşması ve bozulması korkutucu boyuta ulaşmış vaziyettedir.
ABD, Avrupa ve Uzakdoğu ülkelerinde bile karma eğitime son verilmişken. Türkiye de hiçbir ahlaki ölçü baz alınmadan kız ve erkek karışık halde 12 yıl beraber okuyacak olmalarını şahsen ben avantaj değil talihsizlik olarak görüyorum.