Sabahattin Zaim üniversitesinden okuyan yüzlerce öğrenci, Halkalı'da bulunan merkez kampüste Gazze'ye destek vermek, siyonist rejimi telin etmek amacıyla yürüyüş ve basın açıklaması düzenledi.
Kampüs bahçesinde üniversite rektörü ve akademisyenlerin katılımıyla gerçekleşen yürüyüşün ardından basın açıklaması düzenlendi.
"Hem ümmeti Muhammed hem de insanlık için çok ümit kırıcı, çok dramatik bir süreci yaşıyoruz"
Öğrencilerden Tahir Kıyağan'ın Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başlayan programda bir konuşma yapan Sabahattin Zaim Üniversitesi Rektörü Ahmet Cevat Acar, "Gazze'de devam eden soykırımın 8'inci ayındayız. Refah'ta sığınmacıların olduğu bir kampa siyonistlerin saldırısı sonucunda onlarca kardeşimi şehir oldu. Gerçekten hem ümmeti Muhammed hem de insanlık için çok ümit kırıcı, çok dramatik bir süreci yaşıyoruz. Bu süreçte özellikle Gazze'de, Myanmar'da, Doğu Türkistan'da, Afrika'nın değişik yerlerinde binlerce kardeşimiz zalimler tarafından katlediliyor. Öncelikle tüm şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum." dedi.
"Avrupa ülkelerinin insan haklarından, hukuktan ne anladığını hep beraber ibretle izliyoruz"
Gazze'deki durumu açık hapishane olarak tanımlayanların olduğunu ancak bunun çok ötesine geçtiğine tüm dünyanın şahit olduğunu belirten Acar, "Özellikle dünyaya nizam verme iddiasında olan, bilhassa Amerika ve Avrupa ülkelerinin insan haklarından, hukuktan ne anladığını hep beraber ibretle izliyoruz. Cenabı hak, bazen şerleri hayra tebdil eder. İnanıyoruz ki bu zulüm ve şerden de başta Müslümanların uyanması ve tutum takınması, tevhidi bir yaklaşımı benimsemesi konusunda, kardeşliğimizi hatırlama konusunda inşallah hepimiz için hayırlara vesile olur." diye konuştu.
"7 Ekim'de gerçekleşen bu operasyon, yalnız israile değil dünyayı kana boğan tüm zalimlere verilmiş bir cevaptır"
Öğrenciler adına basın açıklamasını okuyan Oğuzhan Aslantaş, "Yüzyıla yakın süredir İslam topraklarını işgal ederek, kadın, yaşlı, çocuk demeden katlederek, habis bir kanser gibi büyüyen israil, 7 Ekim Cumartesi sabahında eylemlerinin karşılığını, mutlak başarıya ulaşan Aksa Tufanı operasyonu ile acı acı tecrübe etmiş oldu. Bir kere daha bu güzel sabahı bizlere bahşeden Allah'a hamd ediyoruz. İlk kıblemiz, haremimiz, etrafı mübarek kılınmış Mescid-i Aksa'mız, her gün terörist israil ve Yahudi işgalciler tarafından düzenlenen baskınlarla taciz ve tahkir ediliyorken, sokaklarda masum siviller kurşuna diziliyorken, on yaşında çocuklar tutuklanıyorken, Gazze'de ambargo ve abluka şiddetini artırmışken, sadece Filistinli kardeşlerimizin değil tüm Müslümanların izzeti her gün her an çiğnenmeye devam ediyorken 7 Ekim'de gerçekleşen bu operasyon, yalnız israile değil, dünyayı kana boğan tüm zalimlere verilmiş bir cevaptır." şeklinde konuştu.
Müslüman yöneticilere çağrı: Amerika'dan, israilden, Avrupa'dan, Rusya'dan, Çin'den değil, Allah'tan korkun, Allah'tan korkun
Aslantaş, "Yüzyıla yakın süredir İslam topraklarını işgal ederek, kadın, yaşlı, çocuk demeden katlederek, habis bir kanser gibi büyüyen katil israil, 26 Mayıs Pazar akşamında bir kez daha cani bir devlet olduğunu açıkça göstermiş bulunmaktadır. Yıllardır Gazze'de soykırımda bulunan siyonist israil, 26 Mayıs günü yeni bir caniliğe imza atmış ve Filistin halkının haklı direnişleri karşısındaki başarısızlıklarını unutturmak için refahta onlarca Filistinliyi bombalarla yakarak şehit etmiştir. Katil israil bir yandan tüm dünyanın gözü önünde katliamlarına, saldırılarına, asimile çalışmalarına, işgale ve apaçık zulümlerine devam ederken, diğer yandan İslam ülkeleriyle normalleşme adımları atmaktadır. Buradan başta ülkemiz olmak üzere tüm Müslüman devlet yöneticilerine ikazda ve açık çağrıda bulunuyoruz. Amerika'dan, israilden, Avrupa'dan, Rusya'dan, Çin'den değil, Allah'tan korkun, Allah'tan korkun, Allah'tan korkun, Allah'a güvenin, ahiretinizi düşünün. Bu normalleşme adımlarını bir kenara bırakın. Tarihinize bakın inancınıza sarılın! Müslüman ülkelerle iş birliğini geliştirin. Sorunlara birlikte çözüm arayın! İslam birliğini ikame edin. Tüm Müslümanların izzet ve şerefini korumaya çalışan kardeşlerimize omuz verin." dedi.
"Dünyevi kaygılar gütmeden bu davanın birer fertleri olacağımıza hep birlikte söz verelim"
Dünyanın dört bir yanında Filistin'e olan desteğin arttığını belirten Aslantaş, "Artık dünyanın dört bir yanı Filistin'dir. Titreyen her yürek, haykıran her dil Filistin için eylemdedir. Bizler bu davayı sadece yüreklerde ve dillerde değil, hayatımızın her alanında, şu an içerisinde bulunduğumuz kampüsümüzde, yarın içerisinde bulunacağımız iş yerimizde ve yetiştireceğimiz nesillerde yaşatmak zorundayız. O zaman, bugünü bir milat bilip, Aksa'nın bahçesinde, özgür Filistinli kardeşlerimizin evlerinde tekrardan bir araya geleceği güne kadar, durmadan, yorulmadan, inancımızı kaybetmeden ve dünyevi kaygılar gütmeden bu davanın birer fertleri olacağımıza hep birlikte söz verelim." diye konuştu.
Üniversitede ayrıca, geliri Filistin'e gönderilmek üzere 2 gün sürecek olan kermes kuruldu. (İLKHA)