Soyadı Kanunu Türkiye vatandaşlarının soyadı edinmesi amacıyla 21 Haziran 1934 tarihinde çıkarıldı. Türkiye vatandaşı olan Hristiyan ve Yahudi nüfusun halihazırda soyadları bulunuyordu ve bu soyadlar yaşadıkları bölgedeki insanlar tarafından biliniyordu. Türkiye'de ailenin en yaşlı bireyi, ailenin soyadını belirleyen kişiydi.

Soyadı Kanunu 1926 İtalya Hukuku'ndan örnek alınarak hazırlandı.

Osmanlı'da Soyadı Kanunu Nasıldı?

Osmanlı İmparatorluğu'nda Müslüman nüfus birbirine 'paşa, hoba, bey, hanım, efendi' gibi sıfatlarla hitap ediyordu. Bu sıfatlar, bireyin uğraştığı mesleği ya da toplumdaki statüsünü yansıtıyordu. Osmanlı sadrazamları, vezirleri ve yüksek rütbeli görevlilere paşa ünvanı veriliyordu. Bu görevi sürdüren kişilere emekliliklerinden sonra da bu ünvanla hitap ediliyordu. 'Paşa' olarak hitap edilen kişiye daha sonradan 'bey' denilmiyordu.

Benzine zam! Benzine zam!

Soyadı Kanunu maddeleri
Madde 1 – Her Türk öz adından başka soy adını da taşımağa mecburdur.

Madde 2 – Söyleyişte, yazışta, imzada öz ad önde, soy adı sonda kullanılır.

Madde 3 – Rütbe ve memuriyet, aşiret ve yabancı ırk ve millet isimleriyle umumi edeplere uygun olmayan veya iğrenç ve gülünç olan soyadları kullanılamaz.

Madde 4 – Soy adı seçme vazifesi ve hakkı evlilik birliğinin reisi olan kocaya aittir. (İptal birinci cümle: Anayasa Mahkemesi’nin 8/12/2011 tarihli ve E.: 2010/119, K.: 2011/165 sayılı Kararı ile.)
Koca ölmüş ve karısı evlenmemiş olursa veyahut koca akıl hastalığı ve akıl zaifliği sebebiyle vesayet altında bulunuyor ve evlilik de devam ediyorsa bu hak ve vazife karınındır. Kocanın vefatiyle karı evlenmiş veya koca evvelki fıkrada zikredilen sebeplerle vesayet altına alınmış ve evlilik de zeval bulmuş ise bu hak ve vazife çocuğun baba cihetinden olan kan hısımlarından en yakın erkeğe ve bunların en yaşlısına yok ise vasiye aittir.

Madde 5 – Mümeyyiz olan reşit soy adını seçmekte serbesttir.
Akıl hastalığı ve akıl zaifliği dolayısiyle vesayet altına alınmış olan reşidin adını babası, yok ise anası, bu da yok ise vasisi seçer.

Madde 6 – En büyük mülkiye memurunun vereceği müzekkere üzerine Cumhuriyet Müddeiumumisi, 3 üncü maddedeki memnuiyete uygun olmıyarak soy adı kullananların bu adı değiştirmelerini ve tarihte ün almış olanlara ilişik anlatan adların, hilafını iddia ile, kullanılmamasını mahkemeden istiyebilir. Kanunla taayyün eden unvanlar mahfuzdur.

Madde 7 – Bu kanunun neşri tarihinden itibaren iki yıl içinde gerek soy adı olmıyanlar ve gerekse soy adlarını değiştirmek istiyenler taşıyacakları adı Hükümetin tayin edeceği şekilde nüfus kütüklerine geçirilmek üzere bildirirler. Bu iş için verilecek her nevi evrak pul resminden muaftır.

Kaynak: Haber Merkezi