‘OKU’

BİSMİLLAH
İnsanlar yaratılış gayesini hepten unutup, dünyada kalıcı bir hayata inanarak çalışma hırsı, maddi kazançları arttırma, mevki edinme vs gibi hastalıkları ön planda tutarak hemen hemen her gün monoton bir hayat bir yaşam sergilemektedirler.
Günümüz teknolojileri ilerledikçe insanlarda azim, araştırma, çaba, gayret vs. birçok insan beynini harekete geçirecek düşünmeye sevk edecek proje plan üretecek etkenler insan hayatında yavaş yavaş azalmaktadır.
Son yıllar içerisinde özellikle teknolojinin insan hayatında ön planda yer edindiği günlerden beri araştırma merak ve ilim ile uğraş gösteren insanların sayısı azalmakta, uğraş gösteren insanlarında bir kısmında ilgi teknolojiden esinlerenek yeteri kadar zaman ayırmamaktadır.
Maalesef sistemde bu tür insanları daha çok ön planda tutup ‘oku’maya teşvikleri yok denecek gayrettedir. Zaten toplum olarak yüzyıllardır cehalete terk edilmiş baskıcı sistemin kurbanları olmuşuz. Medreselerin kapatılması, camilerin ahıra çevrilmesi, ilim meşguliyeti gösterenleri ve öncü olanları asmaları tamamen Kemalist baskıcı sistemin projeleridir. Günümüzde ise bunun yerini doğrudan kullanılmayan sosyal medya almaktadır.
Genel olarak hepimiz bu sıkıntıların farkındayız ama nedense çözüm olarak her hangi çaba gayret gereksinimi duymuyoruz.
Rabbimizin ‘oku’maya verdiği önemi Peygamber efendimize (sav) gönderdiği ilk ayette ‘oku’ manın önemine son derecede önem verdiği net ordadır.
Bizler kulaktan duyma, başkasın bilgisi ile bilgilenmek bir kenara bildiklerimizi dahi unutur ve duyduğumuz eksiler hayatımıza artı olarak girmeye başlayacaktır. Bunun en güzel örneği taşıma suyuyla değirmenin dönmediği, değirmenciye fayda vermeyeceği ortadadır.
Bilgisiz insanlar körler gibidir: "Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?" (Zümer, 39/9). "Aynen görenle görmeyenin bir olmadığı gibi."
"Cahil yaşayan ölüdür.", "Diri iken ölü." denilmiştir. Hazret-i İsa (as) da: "Ben ölüleri dirilttim, fakat cahilleri diriltemedim." buyurmuştur.
Günümüzde cehaletin ve cehalete bağlı nefsi arzu isteklerin çoğaldığı zamanda bir an önce bir yerden başlamak gerekmektedir.
Örneğin bir siyer kitabında başlayabilir.
Peygamber efendimizin ( sav ) hayatı güncel hayatımıza tamamen yön verecek ve esinlenerek bir başlangıç yapabilir.
Sıkıntılarımızın hemen hemen hepsinin Peygamber efendimizin ( sav ) hayatına pek hâkim olmadığımızdan, örnek ve model benimsemediğimizden kaynaklanmaktadır. Bu demek oluyor ki mevkimiz, konumumuz, işimiz, vs her ne olursa olsun Peygamber efendimizin ( sav ) hayatında kesitlerden Faydalanabilir, kendimize olan payı kesinlikle çıkarırız.
Andolsun sizin sıkıntılarınızın, problemlerinizin en güzel çözümü, çaresi, kurtuluşunuzun şifalı reçetesi, ilâhî hükümleri icraya, ülkeyi imara, dünya düzenini kurmaya, sağlamaya memur Allah'ın tek yetkili Rasulünde, onun yiğitliklerle, fedakârlıklarla, sabırla mücadelelerle dolu örnek hayatındadır. Allah'ın rızasını, âhiret hayatındaki mutluluğu umanlar, Allah'ı çok zikredenler, devamlı Allah'ın dininin tebliği ile uğraşanlar için onda örnekler vardır (Ahzâb Suresi 21. Ayet).