1999 depreminden İstanbul'un yeteri kadar ders çıkarmadığını belirten Jeoloji Mühendisi Necmettin Karabulut, depremi önlenemeyeceğini ama binaların sağlamlığıyla insan ölümlerinin en aza indirilebileceğini vurguladı.
17 Ağustos 1999 sabah 03.02'de merkez üssü Kocaeli’nin Gölcük ilçesi olan Marmara Depremi'nin üzerinden yaklaşık 24 yıl geçti.
Türkiye tarihini derinden etkileyen Marmara Depremi, Ankara'dan İzmir'e kadar geniş bir alanda hissedilmiş ve resmi raporlara göre, 17 bin 480 kişi hayatını kaybetmiş, 23 bin 781 kişi yaralanmış ve 505 kişi de sakat kalmıştı.
Büyük can ve mal kaybına neden olan depremde 285 bin 211 ev ile 42 bin 902 iş yeri büyük hasar gördü.
Depreminin üzerinden yaklaşık 24 yıl geçmesine rağmen hala bazı çalışmalarda eksiklik olduğunu ifade eden Jeoloji Mühendisi Necmettin Karabulut, konu ile ilgili İLKHA'ya konuştu.
İstanbul'un olası bir depreme hazır olmadığının altını çizen Karabulut, İstanbul'da 7.2'nin üzerinde bir deprem beklendiğini aktardı.
Karabulut, belediyelerin, yerel yönetimlerin ve merkezi hükümetlerin birlikte çalışıp binaların denetimini yaparak depreme dayanıklı, dirençli hale getirmesi gerektiğini vurguladı.
"1999 Depreminden yaklaşık 24 yıl geçmesine rağmen altyapılarda eksik var"
Karabulut, "17 Ağustos 1999 depreminin üzerinden yaklaşık 24 yıl geçmesine rağmen altyapılarda, içme sularında, kanalizasyon çalışmalarının eksikliğinden bahsedebiliriz. Bunların yapılması çok zor değildir. Vatandaşların, yerel yönetimlerin ve merkezi yönetimlerin birlikte çalışmasıyla bu sıkıntılar giderilebilir." dedi.
"7.2'nin üzerinde bir deprem beklendiğini söyleyebiliriz"
Olası İstanbul depreminde yaklaşık 2,5 milyon kişinin zarar görebileceğini dile getiren Karabulut, "İstanbul'da Kumburgaz ve Adalar Fay Hattı üzerinde yapılan çalışmalarla yaklaşık 7.2'nin üzerinde bir deprem beklendiğini söyleyebiliriz. Depremin en az 100 bin binanın yıkılmasına sebep olacağı, yaklaşık 2,5 milyon insanın zarar görebileceğinden bahsedebiliriz." diye konuştu.
"Binaların depreme dayanıklı hale getirilmediğini bilmekteyiz"
1999 depreminden yeteri kadar ders çıkarılmadığından dolayı İstanbul'un depreme hazır olduğunun söz konusu olmadığını ifade eden Karabulut, "1999 depreminden gereken dersler çıkarıldı mı? Bence gereken ders çıkarılmamıştır. Eksikliklerin olduğunu biliyoruz. Binaların denetlenmediğini, depreme dayanıklı hale getirilmediğini bilmekteyiz. İstanbul'un olası bir depreme hazırlıklı olmasını biz de çok isterdik ama maalesef öyle bir şey söz konusu değil. İstanbul'un depreme hazırlıklı olmadığını biliyoruz." şeklinde konuştu.
"Depremin büyüklüğüne ve zemine bağlı olarak Balıkesir, Çanakkale, Yalova ve çevresi etkilenebilir"
İstanbul'un ilçelerinin ve çevre illerin depremden etkileneceğini söyleyen Karabulut, "Özellikle en çok Zeytinburnu, Bakırköy, Büyükçekmece, Küçükçekmece, Avcılar ve Florya ilçelerinin etkileneceğini söyleyebiliriz. Olası deprem İstanbul'dan Tekirdağ, depremin büyüklüğüne ve zemine bağlı olarak Balıkesir, Çanakkale, Yalova ve çevresini etkileyebilir." ifadelerini kullandı.
"Depremler aslında var olan bir şeydir"
Karabulut, binaların sağlamlığıyla insanların ölümlerini en aza indirmek için yetkililerin el birliğiyle çalışması gerektiğini belirterek şunları söyledi:
"Belediyeler, yerel yönetimler ve merkezi hükümetler birlikte çalışarak binaların denetimini yaparak depreme dayanıklı, dirençli hale getirmeleri gerekmektedir. Denetimli olarak bunların yapılması gerekiyor. Depremler aslında var olan bir şeydir. Depremi önleyemeyiz ama binaların sağlamlığıyla insanların ölümlerini en aza indirebiliriz. " (İLKHA)