Konuşmasın başında Gazze'de 169 gündür devam eden siyonist işgal rejimi soykırımına değinen Yapıcıoğlu, Halepçe katliamının üzerinden de 36 yıl geçtiğini hatırlattı.
Yapıcıoğlu, "Filistinliler gibi Kürtler de çok acılar çektiler. Bu nedenle Gazze'yi en iyi Kürtler anlar. Halepçe'yi yaşayan, Dersim'i, Zilan'ı yaşayan Kürtler, herkesten fazla Gazze'ye sahip çıkmalıdırlar. Dün Halepçe'de soykırımı destekleyenler ile bugün Gazze'deki katliamı destekleyenler aynı devletlerdir. Dün Halepçe'deki soykırıma sessiz kalanlar ile bugün Gazze'deki soykırımı alkışlayanlar aynı zalimlerdir. Dün Saddam'a silah verenlerle bugün siyonist katillere mühimmat gönderen, siyasi, askeri her türlü desteği verenler aynı zalimlerdir." dedi.
Zulüm ve soykırımın devam ettiğini belirten Yapıcıoğlu, "Türkiye'de siyonistlerle yapılan ticaretin hiçbir şey olmamış gibi devam etmesini kabul edemiyoruz. Hükümete bir an önce siyonistlere mal gönderilmesini durdurması çağrısında bulunuyoruz. Halkımıza da sesleniyoruz siyonistlere mal gönderen şirketlere de boykot uygulayın boykotu genişletelim diyoruz." şeklinde konuştu.
Bölge barışının önündeki en önemli engel ve dünya barışına en büyük tehdidin siyonist varlık ve onun ideolojisi olduğunu ifade eden Yapıcıoğlu, Türkiye'deki en yakıcı meselelerden birinin ve bu yeni yüzyılda mutlaka çözülmesi gereken öncelikli meselelerden birisinin de Kürt meselesi olduğunu kaydetti.
"Çözümün adresi İnşallah HÜDA PAR'dır"
Yapıcıoğlu, şöyle devam etti:
"Toplumsal huzurun sağlanması barışın temini ve kardeşliğin tesisi için mutlaka meselenin adalet temelinde çözülmesi gerekir. Silah şiddet çözüm getirmedi bundan sonra da getirmeyecek şiddetle mesafe alınamadı millete Kaos sıkıntı eziyet bıraktı ortada bir çözüm de yok Bu yüzden bu meselemizi suhuletle siyasetle hikmetle ve adaletle çözümün adresi İnşallah HÜDA PAR'dır.
Bu konuda mecliste çalışıyoruz ve bu meselenin çözümü için bundan sonra da inşallah daha fazla çaba harcayacağız. Birilerinin Kürt halkına siyaset diye gösterdikleri şey Türk soluna hamallık etmekten başka bir şey olmadı. Türk solunu Meclis'e taşıyanlar HÜDA PAR'ın Meclis'e girmesinden rahatsız oldular. Hatta siyaset yapmamızdan bile rahatsız olduklarını söylüyorlar. Ana dilinizi seçin diye yaptığımız farkındalık çalışmalarından bile rahatsız oluyorlar ve buna izin vermeyeceklerini söylüyorlar.
Şeyh Said'e yapılan saldırılarla ilgili tepki gösteremediler. Aslında Şeyh Said hakkında, onun İslami kimliğinden dolayı pek de iyi düşünmüyorlar. İdeolojik akrabalarıyla paralel düşünüyorlar ama bunu açıkça dile getirmekten de korkuyorlar. Kürtlerin birliğinden 'dem' vuranlar bir fotoğraf karesine bile tahammül edemediler. Kürtleri birbirine karşı kışkırtan düşmanlaştıran nefret dili hiç kimseye bir fayda sağlamaz. Kürtlerin oylarıyla Meclis'e taşınan kendilerine bile faydası olmayan marjinal Türk solunu devrim fantezilerine Kürt halkının çocuklarının kurban edilmesine razı değiliz ve izin vermeyeceğiz."
"Eli tutulacak Kürt buradadır"
Batman Belediye Başkan adayı Serkan Ramanlı'yı yanına çağırarak elinden tutan Yapıcıoğlu, "Eli tutulacak Kürt buradadır, hizmet edecek inancına sahip çıkacak ana dilini savunacak örfüne sahip çıkan Kürt İşte budur, buradadır, sizden biri, aranızda yaşayan hemşeriniz, derdinizle dertlenecek, size hizmet etmeyi şeref sayan, ithal olmayan ve paraşütle inmeyen bir kardeşiniz." dedi.
Aile konusunun kırmızı çizgileri olduğunu vurgulayan Yapıcıoğlu, Milletimiz ailesine düşkündür. Akraba ilişkileri sağlamdır, güçlüdür. Aile, toplumun temel taşıdır; milletlerin devamının teminatı ailedir. Küresel zalimlerin yeni hedeflerinden birisi de bu nedenle ailedir. Onlar ahlakı ve aileyi yok etmek istiyorlar. Siyaset görüntüsü altında aileye saldırıyorlar özgürlük adı altında her türlü sapıklığı canhıraş bir şekilde savunuyorlar. Kardeşlerim, aile bizim yuvamızdır, sizin geleceğinizdir. Namusumuzdur. Ailemizi, neslimizi, çocuklarımızı, geleceğimizi korumak istiyorsak adres bellidir; adres burasıdır, adres HÜDA PAR'dır." şeklinde konuştu.
"Siyaset adı altında bu milletin sırtından nemalananlar belediyenin asli görevlerini yapamadılar"
Birçok partinin proje namına seçmene bir şey sunmadığını söyleyen Yapıcıoğlu, Zaten bazılarının hizmet diye bir derdi de yok. Bazıları da zihnen yorulmuş, yozlaşmış ve yaşlanmış bir görüntü veriyorlar. Belediyelerin pek çoğunda rüşvetsiz iş görmek imkansız hale gelmiş. Yolsuzluk yapıldığına dair çok yaygın genel bir kanaat var. İsrafın haddi hesabı yok, adam kayırma normal hale gelmiş. İstisnalar hariç belediyeler borç içinde yüzüyorlar ama yine de milleti ifsat edecek programlara bütçe ayırabiliyorlar. Siyaset adı altında bu milletin sırtından nemalananlar belediyenin asli görevlerini yapamadılar. Bu halk, temiz suya temiz bir çevreye doğru dürüstçe yapılan bir hizmete hasret kaldı. Siyasi konuları öne çıkararak belediyelerde yapılan yanlışlıklar ya da yetersizlikler örtülemez. Yerel seçimin temel amacı halka hizmet edenlerin seçilmesidir. Siyasi konuları bahane ederek malınızı çalmalarına izin vermeyin. Yapmaları gereken hizmeti yapmayacaklara yapmaya niyeti olmayanlara oy da vermeyin, destek de vermeyin, peşlerinden gitmeyin." İfadelerini kullandı.
Kardeşlerim hizmet üretme kapasitesi olmayanlar sağa sola saldırıp çapsızlıklarını örtmeye çalışıyorlar. Aslında halka hizmet etmek gibi bir niyetleri de yok, öyle dertleri yok, yeterli görüyorlar Geçenlerde memleketin en önemli sorunlarının baş sebebi olan
CHP'nin Afyon Belediye Başkan adayının "HÜDA PAR'a tüm kapılarının kapalı olduğunu" söylediği ifadelere tepki gösteren Yapıcıoğlu, "Yani Belediyenin kapısı herkese açık Kürd'e kapalı öyle mi? Evet 100 yıllık sorunun sebebi İşte bu CHP zihniyetidir, kurduğu inkar ve asimilasyon sistemidir. Millete tepeden bakan kibri ve efendilik taslama hastalığıdır. Evet Afyon'daki olay bir şey daha açığa çıkardı. Sadece CHP zihniyetini değil bir de geçici genel başkanlarının ne kadar rahat ve sıkılmadan kitlelerin önünde iki saat sonra anlaşılacak yalanları bile yüzü kızarmadan söyleyebildiğini gösterdi bize." şeklinde konuştu.
Yapıcıoğlu, "Özellikle siyasetten şimdiye kadar destek verdiği partiden küsmüş olan siyasetten ümidini kesmiş olan, tarafsız olan, 'Ben artık sandığa gitmeyeceğim' diyen kardeşlerim bütün milletime sesleniyorum: Bir tarafta lüks ve şatafat içinde israf edenleri, diğer tarafta çocuğuna bir çikolata alamayanları görüp isyan edenler, bunu da ötekini de denedik hiçbir şey değişmedi diyenler… Çaresiz değilsiniz, bu sefer HÜDA PAR deyin değişim başlasın inşallah."
"Gelirler, kaynaklar adil bölüşülmüyor"
Emeklilerin geçinmekte zorluk yaşadığını, özellikle ev sahibi olmayanların kira derdi yaşadıklarına işaret eden Yapıcıoğlu, "Kaynak yok mu? Çok söyledim bir daha söylüyorum; memleketimiz 85 milyon değil 185 milyon insana yetecek kadar bereketlidir ama gelirler ama kaynaklar adil bölüşülmüyor, adil dağıtılmıyor. Sosyal belediyecilik projelerimizle İnşallah dar gelirli vatandaşlarımıza başta emeklilerimiz olmak üzere nefes aldıracağız Allah'ın izniyle."
"Alternatifsiz değilsiniz, artık HÜDA PAR var"
Yapıcıoğlu, şunları kaydetti:
"Gençleri oy deposu olarak gören ama ifsat projelerine tedbir almayanlar hatta bu projelere destek verenler bunun nasıl bir sonuç doğuracağını hesap edemiyorlar mı? Yetki verin ifsadın önüne geçelim gençler! Size sadece oy deposu muamelesi yapanları biliyoruz. Sizin talepleriniz beklentileriniz var. Onları da biliyoruz destek verin maddi ve manevi sorunlarınıza çare olalım, çözüm getirelim.
Hanım kardeşlerim, bacılarım! Biliyoruz sizin de şikayetleriniz var, rahatsızlıklarınız var, itirazlarınız var bu sisteme ve mevcut anlayışa karşı isyanınız var ama çaresiz değilsiniz. Alternatifsiz değilsiniz, artık HÜDA PAR var. Sandığa gidin, oy verin, elimizi güçlendirin, dertlerinize çare olalım, çözüm için hep birlikte çalışalım.
Gelecek pazar seçim. Çalışmak için 6 günümüz var. Bu son hafta bütün kardeşlerimden ricam ve istirhamım şudur: Herkes her tanıdığına muhakkak ulaşsın, daha önce gördüğünüz, ziyaret ettiğiniz, aradığınız kim varsa tekrar arayın, bütün mesaimizi bu işe verin ve inşallah bu seçim bizi yok sayanlara göstereceğimiz bir şey, vereceğimiz bir cevap var onu gösterelim. Büyük gayretimizle yapmış ve sımsıkı kenetlenmiş insanların samimiyetle çalışan insanların neler yapabileceğini dosta da düşmana da herkese göstermeye var mıyız?
İnşallah önümüzdeki hafta seferberlik haftasıdır. Herkes sahada herkes meydanda, inşallah bu sefer HÜDA PAR'ın seferidir. İnşallah bu sefer zaferle sonuçlanacak bir seferdir." (İLKHA)
