Ezan vakti Sakarya Ezan vakti Sakarya

Hüvallâhüllezi lâ ilâhe illâ hû. 'Âlimü'l-ğaybi veş-şehâdeh. Hüver-rahmânür-rahîm olarak devam eden 22., 23. ve 24. ayetler akşam ve sabah namazlarının ardından okunmaktadır. Peki, Haşr Suresinin son üç ayetinin anlamı ve faziletleri nelerdir? İşte Haşr Suresi'nin son 3 ayetinin Arapça okunuşu ve tefsiri… 
İsmini ikinci ayette geçen "li evveli'l-haşr" sözcüğünden alan Haşr Suresi’nin okunuşu, anlamı ve fazileti büyük önem taşır. Sabah ve akşam namazından sonra Haşr Suresi’nin son üç ayetini okuyanlar için büyük müjdeler içermektedir. Sabah namazlarından sonra Haşr Suresi son 3 ayet okunması gelenek haline dönüşmüştür. Bu sebeple Haşr Suresi’nin son üç ayetini ezebere bilip okumak ve anlamını bilmek gerekir. 

HAŞR SURESİ'NİN SON 3 AYETİNİN OKUNUŞU VE TÜRKÇE ANLAMI
Haşr Suresi'nin Son 3 Ayeti:
22. Ayet:
هُوَ اللَّهُ الَّذِي لَا إِلَهَ إِلَّا هُوَ الْعَلِيمُ الْغَيْبِ وَالشَّهَادَةِ هُوَ الرَّحْمَٰنُ الرَّحِيمُ
- ‘’O, kendisinden başka tanrı olmayan Allah’tır; duyular ve akılla idrak edilemeyeni de edileni de bilir. O rahmândır, rahîmdir.’’

23. Ayet:
هُوَ اللَّهُ الَّذِي لَا إِلَهَ إِلَّا هُوَ الْمَلِكُ الْقُدُّوسُ السَّلَامُ الْمُؤْمِنُ الْمُهَيْمِنُ الْعَزِيزُ الْجَبَّارُ الْمُتَكَبِّرُ سُبْحَانَ اللَّهِ عَمَّا يُشْرِكُونَ
- ‘’O, kendisinden başka tanrı olmayan Allah’tır; egemenliğin mutlak sahibidir, her türlü eksiklikten uzaktır, esenlik verendir, güven sağlayan ve kendisine güvenilendir, görüp gözeten ve yönetendir, üstündür, iradesine sınır yoktur, büyüklükte eşi olmayandır. Allah onların yakıştırdıkları ortaklardan tamamıyla münezzehtir.’’

24. Ayet:
هُوَ اللَّهُ الْخَالِقُ الْبَارِئُ الْمُصَوِّرُ لَهُ الْأَسْمَاءُ الْحُسْنَىٰ يُسَبِّحُ لَهُ مَا فِي السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ وَهُوَ الْعَزِيزُ الْحَكِيمُ
-  ‘’O, takdir ettiği gibi yaratan, canlıları örneği olmadan var eden, biçim ve özellik veren Allah’tır. En güzel isimler O’nundur. Göklerdekiler ve yerdekiler hep O’nu tesbih ederler. O üstündür, hikmet sahibidir.’’ 

HAŞR SURESİ’NİN SON 3 AYETİNİN FAZİLETLERİ NELERDİR? 
Sabah ve akşam 3 kez (besmeleden önce) “Eûzü billâhi’ssemîi’l-alîmi mine’ş-şeytâni’r-racîm” dedikten sonra Haşr Suresi’nin son 3 ayetini okuyanlar için büyük müjdeden bahseden hadisin sıhhat derecesiyle ilgili eleştiriler bulunmakla beraber özellikle sabah namazlarından sonra bu 3 ayet okunmaktadır. 
Ayrıca sahih hadis-i şerif kaynağında geçen ifadeye göre Resulullah (SAV) uyumadan önce Müsebbihat (İsra, Hadid, Haşr, Saff, Cuma, Teğabün, ve A’la) surelerini okurdu.(Ebu Davud, Edeb, 17; Tirmizi, Fedailül-Kur’an)
Hadis-i Şeriflerde Haşr Sûresinin okumanın fazileti ve sevâbı hakkında şöyle buyrulmaktadır: 
‘Her kim, gece veya gündüzün, Haşr Sûresinin sonunu okursa, o kimse, o günün gündüz veya gecesinde Ölse, Cenâb-ı Allah, o kulunu Cennetine koyar.”
“Kim, Haşr Sûresini okursa yer, gök ve içinde her ne varsa: hiç biri geri kalmamak üzere hepsi de, o kul için dua ve istiğfar ederler. Cennet, Cehennem, arş, kürsı, uçan kuşlar, esen rüzgâr, dağlar taşlar, ağaçlar, ay-güneş tüm melekler o kimsenin affı ve bağışlanması için dua ederler. O kimse, eğer ölse, şehid olarak ölür. Yani şehit sevabına denk, eşit bir sevâba ermiş olarak ölür.’’ 

HAŞR SURESİNİN SON 3 AYETİNİN TEFSİRİ
Cenâb-ı Hak, “Allah” ismini en başa koyarak kendisinin bazı isim ve sıfatlarını özellikle anmakta, ardından en güzel isimlerin kendisine ait olduğunu hatırlatmaktadır. 
Kulluk bilincine erişmiş olanların taşıması gereken Allah korkusuna değinen 21. âyetin açıklaması mahiyetindeki bu âyetlerde bile önce Allah Teâlâ’nın birliğine, sonra ilminin sınırsızlığına, hemen bunların ardından da rahmet ve şefkatinin enginliğine yer verilmesi, Yüce Rabbimizi diğer isim ve sıfatlarını da unutmadan, ama her şeyden önce sevgi, şefkat ve bağışlayıcılık nitelikleriyle düşünmemiz ve bizim de bütün yaratılmışlara karşı bu tavrı öncelememiz gerektiğini gösterme açısından dikkat çekicidir. 
“En güzel isimler” diye çevirdiğimiz 24. âyetteki esmâ-i hüsnâ terimi, “Allah Teâlâ’nın en güzel niteliklerine ve en mükemmel anlamlara delâlet eden isimleri” demektir (bilgi için bk. A‘râf 7/180; “Allah” hakkında bk. Bakara 2/255; “Rahmân” ve “rahîm” hakkında bk. Fâtiha 1/1). Genellikle birden fazla mâna ile açıklanan esmâ-i hüsnâdan 23-24. âyetlerde geçenler için verilen başlıca anlamlar şöyledir: 
a) Melik: Egemenliğin mutlak sahibi, görünen ve görünmeyen âlemlerin yegâne mâliki, 
b) Kuddûs: Her türlü eksiklikten uzak, mutlak kemal sahibi, yaratılmışların tasavvur ve tasvirine sığmaz, kutsî, 
c) Selâm: Esenlik kaynağı, esenlik veren, selâmete çıkaran, 
d) Mü’min: Güven sağlayan, kendisine güvenilen, vaadine itimat edilen, gönlünü imana açanlara iman veren, kendisine güvenenleri korkudan emin kılan, 
e) Müheymin: Görüp gözeten, yöneten ve denetleyen, evrenin mutlak hâkim ve yöneticisi, 
f) Azîz: Üstün, yenilmeyen, mutlak güç sahibi, yegâne galip, izzet ve şanın asıl sahibi ve kaynağı, 
g) Cebbâr: İradesine sınır olmayan, murat ettiğini her durumda icra edebilen, hükmüne ve etkisine karşı direnilemeyen, yaratılmışların halini iyileştiren, yaraları saran, dertlere derman olan, erişilemez, yüceler yücesi, güç ve azamet sahibi, 
h) Mütekebbir: Büyüklüğü apaçık olan, azametini ortaya koyan, büyüklük ancak kendisine yaraşan, büyüklükte eşi olmayan, 
ı) Hâlik: Takdir ettiği gibi yaratan, 
i) Bâri’: Örneği olmadan yaratan, yaratmanın bütün evrelerindeki inceliklerin asıl kaynağı,
j) Musavvir: Biçim ve özellik veren, yarattıklarının maddî ve mânevî, duyularla algılanan ve algılanamayan bütün şekil ve hususiyetlerini belirleyen, 
k) Hakîm: Bütün işleri ve buyrukları yerli yerince olan, hüküm ve hikmet sahibi. 
Sûre –ilk âyetinde olduğu gibi– göklerde ve yerde bulunanların hepsinin Allah’ı tesbih ettiği, O’nun azîz ve hakîm olduğu belirtilerek sona ermektedir.

Editör: Eyüp Dayan