Van Gölü’nün masmavi sularıyla çevrelenen ve badem çiçeklerinin pembe-beyaz renklere boyadığı Akdamar Adası’nda düzenlenen Badem Çiçeği Festivali binlerce kişinin katılımıyla başladı. Ancak adanın asıl sakinleri olan hayvanlar, ciddi bir ekolojik tehdit ile karşı karşıya kaldı.
DOĞANIN GÜZELLİĞİ FESTİVALE SAHNE OLDU, ANCAK…
Festivalin ilk gününde adaya akın eden ziyaretçiler, Artos Dağı’nın karla kaplı zirveleri, Van Gölü’nün serin suları ve badem çiçekleriyle oluşan eşsiz manzarada fotoğraflar çekti, yöresel ikramları tatma fırsatı buldu. Ancak bu manzaranın içinde görünmeyen bir dram yaşandı.
MARTILARIN YUMURTALARI ZARAR GÖRDÜ
Festivalin en dikkat çeken yanlarından biri ise özellikle martıların yumurtlama döneminde gerçekleşmesi oldu. Her yıl Nisan ayının ortalarında yumurtlayan martılar, Akdamar Adası’nın kuytu alanlarında yuvalarını kurarken, festival nedeniyle binlerce ziyaretçinin gelişiyle bu alanlar ciddi biçimde tahrip edildi. Yumurtaların kırıldığı, yuvaların bozulduğu ve bazı kuşların yuvalarını terk etmek zorunda kaldığı gözlemlendi. Festival sırasında gerekli güvenlik şeridi veya koruma alanı oluşturulmaması, eleştirilerin odağı haline geldi.
Doğaseverler ve çevre aktivistleri, festivalin organizasyon sürecinde hayvanların üreme dönemlerinin göz ardı edilmesini büyük bir ekolojik sorumsuzluk olarak değerlendiriyor. Akdamar Adası’nın özel çevre koruma alanı statüsünde olması, bu eleştirileri daha da güçlendiriyor.
“GÜZELLİK İÇİN TAHRİBAT KABUL EDİLEMEZ”
Konuya ilişkin tepkilerini dile getiren doğaseverler, bu tür organizasyonların doğayla uyum içinde yapılması gerektiğine dikkat çekerek martı yumurtalarının kırılması ve tavşanların saklanacak alan bulamamasının, türlerin devamlılığı açısından ciddi bir tehdit olduğunu vurguladı.
YETKİLİLERE ÇAĞRI: DOĞA DOSTU FESTİVAL MÜMKÜN
Van Valiliği, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü ile Van Büyükşehir Belediyesi öncülüğünde düzenlenen festivalde ekolojik dengenin korunmasına yönelik ciddi önlem alınmaması, duyarlı vatandaşların tepkisine neden oldu. Doğaseverler, bu tarz etkinliklerin tamamen yasaklanmasını değil, doğa dostu bir yaklaşımla yeniden planlanmasını istiyor.
Sosyal medyada paylaşım yapan bazı vatandaşlar, yumurtlama alanlarının çevresinin belirgin çitlerle korunması, ziyaretçi sayısının sınırlanması, sessiz yürüyüş rotalarının oluşturulması, doğal yaşam hakkında farkındalık eğitimi verilmesi gibi önlemlerin alınması gerektiğini belirtti.
AKDAMAR GÜZELLİĞİNİ KAYBETMESİN
Akdamar Adası, yalnızca tarihi ve doğal güzellikleriyle değil, aynı zamanda yaşayan bir ekosistem olarak değer taşıyor. Festival coşkusunun bu eşsiz doğayı yok etmeye değil, korumaya hizmet etmesi gerektiğini ifade eden vatandaşlar, sorumluluk bilinciyle hareket eden bir organizasyon çağrısında bulundu.