Malazgirt Zaferi’nin 953. yıl dönümü etkinlikleri nedeniyle Bitlis’in Ahlat ilçesinde bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, UNESCO Dünya Kültür Mirası Geçici Listesi’nde yer alan Ahlat Selçuklu Meydan Mezarlığı’nı ziyaret etti. Ziyarette Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hamdullah Şevli ile kazı başkanı Sanat Tarihi Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Mehmet Kulaz hazır bulundu.
Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü Birol İnceciköz, Erdoğan'a “Geleceğe Miras” Projesi kapsamında Ahlat Selçuklu Kabristanı’nda yapılan düzenlemeleri anlattı.
Ahlat’ın tarihî ve kültürel öneminin vurgulandığı bu anlamlı buluşma sonrasında açıklamalarda bulunan Şevli, Anadolu’nun kadim medeniyetlerine olan bağlılıklarını ve bu toprakların mirasını koruma kararlılıklarını dile getirdi. Rektör Şevli, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ziyaretinden dolayı teşekkürlerini sunarken, Kültür ve Turizm Bakanlığı destekleriyle yürütülen kazı ve restorasyon çalışmalarının bu mirasa olan bağlılığının, üniversite olarak yürüttükleri kazı ve restorasyon çalışmalarına büyük bir motivasyon kaynağı olduğunu ifade etti.
Şevli, sözlerini şöyle sürdürdü: “Anadolu’nun tapusu olarak adlandırılan Ahlat’taki Selçuklu Meydan Mezarlığı, 210 dönümlük geniş bir alanı kapsayan bu tarihi mekânda, Üniversitemiz Sanat Tarihi Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Mehmet Kulaz’ın başkanlığında lisansüstü öğrencilerimiz ve müze müdürlüğünden uzmanlar tarafından büyük bir titizlikle kazı ve restorasyon çalışmaları sürdürülmektedir. UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer alan bu tarihi ve kültürel öneme sahip alanın korunması ve gelecek kuşaklara aktarılması amacıyla, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından sağlanan izin ve mali destekle gerçekleştirilen bu çalışmalar, sadece bu bölgenin değil, tüm Anadolu’nun medeniyet mirasına olan derin bağlılığımızı ve bu mirası koruma konusundaki kararlılığımızı açıkça ortaya koymaktadır. Selçuklu Meydan Mezarlığı, Türk-İslam kültürünün eşsiz örneklerini barındıran bir hazine olmasının yanı sıra, bu değerli mirası koruma ve gün yüzüne çıkarma süreci, tarihî sorumluluğumuzu yerine getirmede önemli bir adım teşkil etmektedir.”
