Van’ın Edremit ilçesinde bulunan ve kentin turizmi için önemli bir noktada yer alan Edremit Küçük Balıkçı Barınağı, 2017 yılında Milli Emlak Müdürlüğü ile yapılan bir sözleşme ile 10 yıllığına Edremit Belediyesi’ne devredilmişti. Ancak sözleşme, 2021 yılında yapılan yapılar gerekçe gösterilerek 17 Ekim 2024 tarihinde tek taraflı olarak feshedildi ve barınak, belediyeden alınarak Van İl Tarım ve Orman Müdürlüğü’ne devredildi. Devre ilişkin tartışmalar ve hukuki süreçler devam ederken, bu durum kentin turizm potansiyelini ve kamu yararını olumsuz etkiliyor.
BELEDİYE İLE İL MÜDÜRLÜĞÜ ARASINDA YETKİ ÇATIŞMASI
Sözleşmenin feshedilme gerekçesi, Van İl Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından 2024 yılı Haziran ve Eylül aylarında yapılan denetimler sonucunda, barınakta izinsiz yapıların bulunduğu ve ücret tarifesinde valilik onayının olmadığı iddiasına dayandırıldı. Belediyeye bu eksiklikleri gidermesi için bir aylık süre tanınsa da, yapılan yazışmaların yanıtsız bırakılması veya sürüncemede kalması dikkat çekti.
Edremit Belediyesi, sözleşme feshine karşı 22 Ekim’de Van İdare Mahkemesi’nde yürütmenin durdurulması talebiyle dava açtı. Ancak, dava süreci devam ederken, Van İl Tarım ve Orman Müdürlüğü’nün kurduğu komisyon aracılığıyla barınak ve içerisindeki taşınmazlar belediyeden alındı. Belediyenin itirazlarına ve teslim tutanağını imzalamamasına rağmen, alanın devri gerçekleştirildi.
TURİZME VE KAMU YARARINA ZARAR
50 bin metrekarelik alanı kapsayan ve içinde balıkçı tekneleri, zabıta noktası, yolcu bekleme alanı gibi önemli yapıları barındıran barınağın, Van için stratejik bir önemi bulunuyor. Belediye yetkilileri, sözleşme süresinin 2027 yılında sona ereceğini hatırlatarak, fesih işleminin hem hukuki hem de kamu yararı açısından sorunlu olduğunu belirtiyor. Kentin turizm potansiyeline olan katkısı ve sahil güvenliği gibi konuların siyasi anlaşmazlıklar nedeniyle göz ardı edilmesi ise eleştirilerin odağında yer alıyor.
SİYASİ ANLAŞMAZLIKLARIN BEDELİNİ VAN ÖDÜYOR
Edremit Balıkçı Barınağı’nın devri, kamu kaynaklarının etkin kullanımını tartışmaya açarken, siyasi anlaşmazlıkların kentin turizmi ve halkın refahına zarar verdiğini bir kez daha gözler önüne serdi. Hukuki süreç devam ederken, alanın geleceği belirsizliğini koruyor.
Vatandaşlar, bu tür anlaşmazlıkların kent yönetiminde güvensizlik yarattığını ve kentin kalkınma hedeflerini sekteye uğrattığını vurgularken, tarafların kamu yararını önceleyen bir çözüm üretmesi gerektiğine dikkat çekiyor.