Corona virüs Türkiye’de etkisini gösterdiği günden itibaren hayatımızın her alanında bir belirsizlik baş göstermeye başladı. Her gün farklı gelişmeler ve bu farklı gelişmelere yönelik de yeni planlar devreye giriyor. Hal böyle olunca devletin her kurumu ve her ferdi için alışması gereken yeni bir süreç başladı. Süreç öyle bir hale geldi ki bir süre Cuma namazlarını kılamayıp bayram namazlarını ise evlerimizde kılmak zorunda kaldık. Yani bu salgın maddi ve manevi bütün hayatımızı etkisi altına aldı ve hala da etkisinden kurtulmuş değiliz.
Evet, bu süreçte önceden yaptığımız birçok şeyi yapamadık. Rutin olarak yaptığımız bazı işleri de kısmi olarak yapmaya çalıştık. Her yıl rutin olarak gerçekleştirilen Yaz Kur’an Kursları da bir müddet askıya alınmak zorunda kalındı. Kur’an Kurslarının zorunlu olarak askıya alınması toplumumuzu manen oldukça olumsuz etkiledi. Çünkü bu sürede çocuklarımız camilere akın ediyor ve camilerdeki o manevi havayı teneffüs edip güzel dinimiz İslam’ın emir ve yasaklarını öğreniyorlardı. Bu durumu toplumun her kesimindeki vatandaş bilmektedir. Çünkü camilerin bulunduğu her cadde ve sokakta Kur’an Kurslarına gitmek üzere başlarında takkeleri, ellerinde elifba ve Kur’an’ları bulunan gençlere ve çocuklara rastlıyorladı.
Anlattığım bu durum, sadece camilerin dışında gerçekleşen şeylerdi. Bir de bunun caminin içerisiyle ilgili kısmı var ki bu süreç Kur’an Kurslarımızın en heyecanlı ve en keyifli zamanıdır. Caminin her köşesinde Kur’an dersi alan, Kur’an ile meşgul olan birileri vardır. Bunun yanında Kur’an Kursu hocalarımızın anlattığı siyer, fıkıh, akaid, adap… Vb. İslami derslerle de çocuklarımız, yüce dinimiz İslam hakkında bilgi sahibi oluyorlardı. Caminin içerisinde bir heyecan ve bu heyecana ait manevi bir hava hâkimdir. Bu heyecan Kur’an Kursu hocalarının gerçekleştirdiği etkinliklerle daha da keyifli bir hale bürünüyordu.
Bu hayırlı sürecin aile huzuruna ve sevincine olan etkisi ise tarif edilemez bir duygudur. Çocuklarını camilere gönderen aileler, çocuklarının İslami terbiye almasını, Kur’an öğrenmelerini ve camiye gitme alışkanlığı kazanmasını heyecanla bekliyorlardı. Bu bekleyiş sonucunda çocukları Kur’an’a geçmişse, İslami bazı bilgiler ve adaplar hakkında malumat sahibi olmuşsa ailenin sevincine diyecek de yoktu.
Evet, Kur’an Kurslarımız toplumumuzun manevi havası için çok önemli yere sahiptir. Ama corona süreci, bu manevi havanın gereği gibi solunmasına mani oldu. Bu durum da çocukların manevi olarak gerilmesine sebep oldu. Çünkü yaz gelince camiye gitmesi gereken, Kur’an ile meşgul olması gereken, İslami ilim tahsil etmesi gereken çocuk bu süreçte ne ile meşgul oldu ve olacak? Bahsettiğimiz hususların dışında başka ne ile meşgul olmuşlarsa bu hiç de iyi bir vaziyet değildir.
Yaz Kur’an Kurslarımız açılacak mı? Yeni normalleşme süreci ile ilgili yapılacak açıklamada Kur’an Kurslarının durumu hakkında da bir takvim açıklanmalıdır.