Bismillah

İçinde bulunduğumuz muharrem ayında birçok önemli hadiseyi bilip zikretmekteyiz. Bu ayda en önemli olaylarından biri ki ; ismi anıldığında bile yürekleri parçalamaya yetmiştir.

Bu hadise hepimizin malumu manevisine talebe olduğumuz Hüseyni mektebin diploması hükmünde olan Kerbela hadisesidir.

Kerbela’da almamız gereken dersleri ümmet olarak aldık mı? Acaba.

Hüseyin’lerin davasını anlayabildik mi?.

Günümüzde bu acı olaya defalarca şahitlik ve tanıklık etmişizdir. Daha birkaç yıl öncesinde Diyarbakır’da cani ve barbar bir kitle tarafından vahşice katledilen Şehid Yasin ve arkadaşları , adeta ikinci bir Kerbela!

Onlarda hakkı ve hakikati savunan Rablerine iman eden ve bu uğurda hizmet eden gençlerdi. Tıpkı Hz. Hüseyin gibi davalarına sadık ve kararlı.

Halk yine güce, çoğunluğa aldanıp taraf tuttu. Aynı küfe halkı gibi güçlüden yana kullandılar silahlarını.

Bin küsür yıl geçmesine rağmen Hz. Hüseyin’in ne bedel ödediği davası, nede bu dava uğrunda ser veren Hüseyin’leri bitirdiler. O zihniyet öldürmekle bitireceğini zan etmiş muhtemelen.

Şehit Mutahhari’nin deyimiyle: “Hz Hüseyin’i bir gün içinde şehit edip, başını bedeninden ayırdılar. Fakat Hüseyin yalnızca bu bedenden ibaret değildir. Hüseyin bir mekteptir. Ölümünden sonra daha da canlanmıştır.” Ve dünya var oldukçada Hüseyin’lerde daha canlanıp çoğalacaklardır.

Allah (cc) aziz İslam davası uğruna hiç tereddüt etmeden gerek malını gerek canımı hiç düşünmeden feda eden ve bu uğurda hiçbir şekilde taviz vermeden feda etmeyi bekleyen binlerin olduğunu da bilmekteyiz.

Kurtuluş reçetesi aziz İslam davası ile olduğunu bizlere tarih net bir şekilde sergilemektedir.

Bizlerde farklı rol model aramak yerine, bu mirası pak bir şekilde günümüze ulaştıran Hüseyin’leri rehber ve rol model edinelim. Hüseyni mirasları sahiplenelim ve bu uğurda Hüseyin’ler, Yasin’ler, Aytaç’lar olup çoğalalım.

Hüseyin’lerin davası o kadar lezzetli ve izzetli bir dava ki Şehid rehber Hüseyin’in değimiyle; Dışardakiler bizi anlamaz; içerdekiler de bizden vazgeçmez sözü çok yerinde ve elzemdir.

Dünya hayatı oyun ve eylenceden ibaret olduğunu Allah (cc ) yüce kelamından bizlere bildirmiştir. Asıl yurdunuz Ahiret yurdudur.

Bizlerde Rabbimizin davası için şeytan ve askerlerine karşı Hüseyni bir duruş sergilememiz gerekmektedir. Aksi halde dünyada zillet bir hayat çepeçevre saracaktır etrafımızı.

Rahman bizi Hüseyni bir duruş ve Hüseyni bir bakış ile şereflendirsin.

Allah (cc) bizleri Hüseyin ve Hüseyin’lerin vermiş oldukları mesajı hakkıyla anlayıp idrak eden kullarından eylesin. Ve Hüseyni kıyamın muştusuyla bizleri tekrar diriltsin.