Allahu tealanın, bu davanın içerisinde bulundurmakla, hem bu dünyada hem baki alemde bize ihsanda bulunduğuna inanmaktayım. Ne kadar şükretsek azdır. Allah'ın izniyle hem bu dünyada hem de diğer dünyada kazananlardan olduğumuza olan inancım tamdır.
Bu kazançtan daha büyüğünü de tanımıyorum. Allahu tealaya sonsuz hamd ve senalar olsun.
İslam ve Müslüman'lara hizmette, hak yolda; yorulmak yok, bıkmak yok, usanmak yok. Çünkü bizim bıraktığımız yerde, boş bıraktığımız alanda şer güçler olarak topyekûn tanımlayabileciğimiz odaklar devreye girecek. İlk yapacakları iş ise bu İslami ve insanı kazanımlarımıza darbe vurmak olacaktır. Bu nedenle hayatın hiçbir alanını boş bırakmamak gerekir.
Davamızın başından beri bu gerçeği önce kendimize sonra da siz değerli kardeşlerimize, benzer ifadelerle hatırlatmaya çalıştık.
Karşılaşılan her sıkıntıda, her olumsuzlukta, her problemde bunu hep söyledik ve söylemeye de devam edeceğiz. Tekrarlayarak hatırlatma Kurani bir metod olduğu için bizler, benzer kelime ve cümlelerle de olsa birbirimize hatırlatmalarda bulunmak zorundayız.
O yüzden tekrar söylüyorum!
İslam ve Müslüman'lara hizmette, hak yolda, yorulmak yok, bıkmak yok, usanmak yok!
O yüzden yapacağımız çalışmaların bu dünyadaki karşılığı belli ve kesindir. Bu da şereftir, onurdur, izzettir. Yapacağımız bu hayırlı işlerin karşılığını ahirette fazlasıyla alacağımıza olan imanımız tamdır.
İslami ve insani ilkelerin karşısında yer alanlar var olduğu müddetçe -ki kıyamete kadar var olacaklar ve boşta durmayacaklar- kirli karanlık emellerini gerçekleştirmek için, bu toplumu ifsat etmeye, değersizleştirmeye, her türlü İslami ve ahlaki değerleri ortadan kaldırmaya çalışacaklardır.
Allah'ın izniyle HÜDAPAR, toplumu düşürmeye çalıştıkları bu gafletten kurtarmak için, bu toplumu ihya için vardır. Bu yüce değerleri yeniden ihya ile bu değerlere sahip olan ve bunları hayatında uygulayan bir insan ve toplumu yeniden inşa etmek gerekir. Bu uğurda elimizden gelen çabayı sarf etmek, her türlü olumsuz dış şartlara rağmen, özünü korumaya çalışan ve bu saldırılara direnen bizlere bir borç ve görevdir.
Toplumumuzun HÜDAPAR'a ihtiyacı vardır. Bizler sadece bir toplumun, bir halkın değil, Müslüman her bir ferdin hesabını yaparız. Yapmak zorundayız. Her bir ferd bizim için önemlidir. Onun yitirilmesini ve temel insani ve İslami değerlerden uzaklaşmasını kendimiz için bir felaket kabul ederiz.
Bu toplumun dertlerini çözmek ancak toplumun dertleriyle dertlenmekle mümkündür. Toplumu ve toplumun hiçbir sorununu, ferdini ihmal etmeyeceğiz. Tüm bu sorunları çözmek ve toplum yaralarına merhem olmak zorundayız. Bunu İhmal etmek büyük bir kayıptır.
