Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD'nin birden fazla yetkilisi tarafından yapılan 'Menbiç'ten çıkmayız.' açıklamalarıyla ilgili olarak 'Trump'ın iradesi değildir.' değerlendirmesini yaptı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye-AB Zirvesi'nin yapılacağı Bulgaristan'a hareketi öncesi İstanbul Atatürk Havalimanı'nda düzenlediği basın toplantısında, ABD'den gelen Menbiç açıklamalarını eleştirerek 'Buradan çıkmayız tarzı yaklaşımlar Trump'ın kendi iradesi değildir.' dedi.
Erdoğan, ABD'nin Münbiç yaklaşımı ile ilgili olarak 'Münbiç bizim için yeni bir şey değil. Obama döneminden beri üzerinde durduğumuz bir konuydu. Obama'nın bize söylediği 'Bunlar burada duramaz, Fırat'ın doğusuna çekilecek.' Obama'nın sözlerine benzer sözler verdiler bize. Biz kendilerine 'Buralar YPG'nin değil. Buraların yüzde 90'ı oradaki Arap nüfusa aittir. Size de bize de düşen buraları sahiplerine teslim etmektir.' Sayın Tillerson'ın ziyaretinde kendisiyle konuştuğumuzda bize Münbiç'in güvenliğini beraber sağlayalım teklifiyle geldi. Bundan ne anlaşılır? 'Buralara girme niyetimiz yok, terör örgütünü çıkartalım, güvenliğini ABD-Türkiye sağlayalım.' Bizim bulunduğumuz nokta bu. Güvenliği sağlamada beraber hareket edebiliriz. Burada 'Çıkmayız.' gibi yaklaşımlar Trump'ın iradesi değildir gibi düşünüyorum. Putin'le de Trump'la da görüşmeleri yapıyoruz. Biz Münbiç'le ilgili ne diyoruz? Türkiye olarak biz kesinlikle buralarda işgal kuvveti olarak bulunamayız. Buraların sahipleri kimse sahiplerine teslim edelim. ABD'nin üzerine düşen, bizim üzerimize, Rusya'nın üzerine, İran'ın üzerine düşen görev budur.' şeklinde konuştu.
'SİNCAR'A ÇOK TAHAMMÜLÜMÜZ YOK'
PKK'nin Sincar'dan çekilmesi ile ilgili olarak ise Erdoğan, 'Irak hükümetinin bazı operasyon girişimlerini doğrusu istihbarat örgütümüzden aldım. Bunun tabii netice itibarıyla tamamıyla bittiği konusunda takipteyiz. Kısmi olarak bir müdahale olmuş olabilir, nitekim bugün de Irak'tan bu konularla ilgili olarak bir yetkili Türkiye'ye gelecek. Onlarla da MİT Müsteşarımızın görüşmesi olacak. Bu görüşmelerden sonra sağlıklı bir neticeyi alırız. Temennimiz Irak merkezi hükümeti Sincar'da bu operasyonu başarmakta bir sıkıntı varsa burada da ikili görüşmelerimizi yapalım, orada gereğini de biz yaparız. Sincar'a çok tahammülümüz yok.' ifadelerini kullandı.
'AB İLE GÖRÜŞMELERİMİZİ SÜRDÜRECEĞİZ'
Erdoğan, Türkiye-AB ilişkileri konusunda ise şunları söyledi: 'AB ile köklü ilişkilerimiz var. İktidarlarımız döneminde Türkiye-AB münasebetleri olmadığı kadar gelişmiştir. Zaman zaman gerilimin arttığı, tıkanıklıkların yaşandığı dönemleri de gördük. Fasıllar konusuna belli çevreler tarafından nasıl siyasi bir boyut kazandırıldığına da şahit olduk. Türkiye olarak yolumuza döşenen mayınlara aldırmadan yolculuğumuzu tam üyelik hedefi ile sürdürdük. Bugün de üyelik, stratejik hedefimiz olmaya devam ediyor. Ciğerini çok iyi bildiğimiz çevrelerin de Türkiye'nin AB'de tam üye olmasına mani olmalarına izin vermeyeceğiz. AB ile görüşmelerimizi sürdüreceğiz. Ülkemizin müzakere sürecinde karşılaştığı siyasi ve suni engellerin kaldırılması beklentimizi AB liderlerine tekrar ileteceğiz. Muhataplarımıza Türkiye'nin çifte standartlara tahammülü olmadığını bir kez daha hatırlatacağız. Birçok konuda yüksek düzeyli diyalog mekanizmalarımız var. Ne denli verimli sonuçlar çıktığını 2016'daki göç mutabakatı gözler önüne sermiştir. Ege'deki insani kriz böylece dinmiştir. AB kendi yükümlülüklerini yerine getirme konusunda bizim sergilediğimiz samimiyeti göstermedi, göstermiyor. Mali katkılarının halen çok cüzi bir kısmı ülkemize ulaştı. Bugün bu konuları ayrıntıları ile masaya yatıracağız. Bu konuda AB'den bizzat kendi ilkeleri ile çelişen açıklamaları duyuyoruz. Avrupa'da PKK'ya yönelik bazı adımlar önemlidir ancak beklentilerimizi karşılamaktan çok uzaktır. Afrin operasyonu dolayısıyla bölücü yandaşlarının sergiledikleri şiddet ve barbarlık inanıyorum ki, Avrupalı dostlarımızın da gözünü açmıştır. Avrupa'nın emniyeti için de çok büyük bir tehdittir. Şayet şimdiden önlem alınmazsa, üstüne gidilmezse bölücü terör örgütü yandaşları daha çok pervasız hale gelecektir. Türkiye olarak ikazlarımızı yapacak, ibadet hürriyetinin tesisi noktasında meselenin takipçisi olacağız.' İLKHA