Van Sanayi ve Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Fevzi Çeliktaş, 534 kilometre olan Türkiye-İran sınırına ve açılan 3 gümrük kapısına rağmen ticaretin beklentinin altında kaldığını ve istenen seviyede olmadığını ifade etti.

İran-Türkiye ticari ilişkilerini değerlendiren ve Van'ın sahip olduğu coğrafyaya komşu ülkelere rağmen ticarette istediği ivmeyi yakalayamadığını belirten Van Sanayi ve Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Fevzi Çeliktaş, bu durumun da birçok nedene bağlı olduğunu söyledi.

İran-Türkiye kara sınırı olan 534 kilometrenin 300 kilometresini Van sınırında yer aldığını hatırlatan Çeliktaş, İran'ın, Van'ın yanı başında 80 milyonluk nüfusa sahip, gerek petrol ürünleri ve türevleri bakımından gerekse 4 mevsimi bir arada yaşayan, tarımsal alan bakımından zengin bir ülke olduğuna dikkat çekti.

video

Sayılan bütün olanaklara rağmen İran ile ticaretin sevindirici bir seviyede olmadığını belirten Çeliktaş, "Türkiye'nin dış ticaret hacmi 450 milyar dolardır. İran bunun 2 milyar dolarını karşılıyor. 1 milyon 800 bin TL doğalgaz ve enerji alınıyor ve bu mecburi ithalattır. 200 milyon dolar da iş insanları tarafından yapılan ticaretten elde ediliyor. Bu oran ilimiz bazında değerlendirildiğinde daha da küçülme oluyor. Yani İran ile olan ticaretimiz istenen seviyede değildir." dedi.

"İran ile yapılan ticaretten umduğumuzu bulamıyoruz"

İran'la yapılan ticarette birçok sıkıntı ve problemin olduğuna dikkat çeken Çeliktaş, "Genelde ihracat ve ithalata konu olan ürünlerin sınır ticareti kapsamında yer almaması, çıkarılan kotalar, ağır bürokrasi ve sahanın olmayışı ticareti engellemektedir. Bir de gözetime tabi olan ürünler. Yani harcıâlem dediğimiz para kazandıran ürünlerin de ithalat-ihracat kotasından çıkarılması iyice zorlaştırmıştır. Bu ticaretten umduğumuzu bulamıyoruz. 1989 yılında başlayan sınır ticaretiyle 1998 yılına kadar önemli ticaretler yapıldı. 1998'de çıkarılan kararnameler sonucunda yapılan karalamalarla bu ticaret engellendi. Bizim 300 kilometrelik sınır hattımız son 13 yıldır açık. Bu gümrük kapıları da dönem dönem açılıp kapanıyor. Günde 8 saat çalışıyor. 300 kilometrelik hattımız ve sınır kapılarımız da kapalı olduğunda Van çıkmaz bir sokağa dönüşüyor." ifadelerini kullandı.

"Karar vericilerin sahaya inmeleri ve sorunları yerinde görüp çözmeleri gerekiyor"

Çeliktaş: Türkiye-İran ticareti istenen seviyede değil

Fevzi Çeliktaş

Türki Cumhuriyetlerden veya İran'dan getirilen ürünlerin gümrük işlemlerinin Van'da yapılmadığını ve bunun da maliyetleri ciddi anlamda arttırdığını dile getiren Çeliktaş şunları söyledi:

"Van ve Kapıköy Gümrük Müdürlükleri birinci derecede gümrük müdürlükleridir. Birinci sınıf gümrükler oldukları için her türlü ticaretin yapılabilmesine olanak sağlanması gerekiyor. İhracata ve ithalata konu olan bütün ürünlerin ithalatının yapılabildiği gümrük müdürlükleridir. Ancak 1998 yılında çıkarılan kararnamelerle birçok ile ihtisas gümrükleri alanları oluşturulurken bu olanak Van'a verilmedi. Van şuan ihtisası olmayan bir gümrük kapısıdır. Türki Cumhuriyetlerden veya İran İslam Cumhuriyeti'nden bir gıda maddesini getirmek istediğinizde gümrüklemeyi Van'da yapamıyorsunuz. Bu ürünü en yakın Gaziantep'e götürmeniz gerekiyor. İran'dan cam alırsanız Trabzon'a götürmeniz gerekiyor. Petrol ürünü ve türevlerini de Mersin veya Adana'ya götürmeniz gerekiyor. Halı-kilim getirmek isterseniz Gaziantep, Kayseri veya Isparta'ya götürmeniz gerekiyor. Yani 100 kilometre ötedeki İran'dan bir mal aldığımızda 700 kilometre yol gidip Gaziantep'te bu malı işletip tekrar getirip Van'da satacaksınız. Bu durum da maliyetleri haliyle arttırıyor. Karar vericiler hem Türkiye'de hem İran'da ticaretin gelişmesini istiyorlarsa sahaya inmeleri ve ticaretin önündeki engelleri kaldırmaları gerekiyor. Bu sorun çözülmek istenirse çok rahat çözülebilir." (İLKHA)