Evlenme istatistiklerine göre; resmi olarak ilk evliliğini 2020 yılında yapmış olan kadınların ortalama evlenme yaşı 25,1 iken erkeklerin ortalama evlenme yaşı 27,9 oldu.

Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi (ADNKS) sonuçlarına göre; 2020 yılında, kadın nüfus 41 milyon 698 bin 377 kişi, erkek nüfus 41 milyon 915 bin 985 kişi oldu. Diğer bir ifadeyle; toplam nüfusun yüzde 49,9'unu kadınlar, yüzde 50,1'ini ise erkekler oluşturdu. Kadınlar ile erkekler arasındaki bu oransal denge, kadınların daha uzun yaşaması nedeniyle, 60 ve daha yukarı yaş grubundan itibaren kadınların lehine değişti. Kadın nüfusun oranı, 60-74 yaş grubunda yüzde 52,3 iken 90 ve üzeri yaş grubunda yüzde 73,4 oldu.

Doğuşta beklenen yaşam süresi kadınlarda 81,3 yıl, erkeklerde 75,9 yıl oldu

Hayat tabloları, 2017-2019 sonuçlarına göre; doğuşta beklenen yaşam süresi, Türkiye geneli için toplamda 78,6 yıl, kadınlarda 81,3 yıl, erkeklerde 75,9 yıl oldu. Genel olarak kadınlar erkeklerden daha uzun süre yaşamakta olup doğuşta beklenen yaşam süresi farkı 5,4 yıldır.

Doğuşta sağlıklı yaşam süresi kadınlarda 55,4 yıl, erkeklerde 59,1 yıl oldu

Sağlıklı yaşam süresi, belirli bir yaştaki kişinin günlük hayattaki faaliyetlerini sınırlandıracak bir sağlık sorunu olmadan yaşaması beklenen yıl sayısı olarak tanımlanır. Hayat tabloları, 2017-2019 sonuçlarına göre; sıfır yaşında bulunan bir kişi için sağlıklı yaşam süresi, Türkiye'de toplamda 57,3 yıl, kadınlarda 55,4 yıl ve erkeklerde 59,1 yıl olarak hesaplandı. Buna göre, erkeklerin sağlıklı yaşam süresinin kadınlardan 3,8 yıl daha uzun olduğu görüldü.

En az bir eğitim düzeyini tamamlayan kadınların oranı yüzde 85,7 oldu

Ulusal Eğitim İstatistikleri Veri Tabanı sonuçlarına göre; 2008-2019 yılları arasında, 25 ve daha yukarı yaşta olan ve en az bir eğitim düzeyini tamamlayanların toplam nüfus içindeki oranının yıllar itibarıyla arttığı görüldü. En az bir eğitim düzeyini tamamlayan 25 ve daha yukarı yaştaki bireylerin toplam nüfus içindeki oranı, 2008 yılında yüzde 81,1 iken 2019 yılında yüzde 91,0 oldu. En az bir eğitim düzeyini tamamlayanların oranı cinsiyete göre incelendiğinde; 2008 yılında, kadınlarda yüzde 72,6, erkeklerde yüzde 89,8 olan bu oran, 2019 yılında sırasıyla yüzde 85,7 ve yüzde 96,4 oldu.

En az üniversite mezunu olan 25 ve daha yukarı yaştaki nüfusun toplam nüfus içindeki oranı ise 2008 yılında yüzde 9,8 iken 2019 yılında yüzde 20,8 oldu. Bu oran cinsiyete göre incelendiğinde; 2008 yılında 25 ve daha yukarı yaşta olup en az üniversite mezunu olan kadınların oranı yüzde 7,6, erkeklerin oranı yüzde 12,1 iken bu oran 2019 yılında kadınlarda yüzde 18,5, erkeklerde ise yüzde 23,1 oldu.

Kadınların istihdam oranının erkeklerin yarısından daha az olduğu görüldü

Hanehalkı işgücü araştırması sonuçlarına göre; 2019 yılında, Türkiye'de 15 ve daha yukarı yaştaki istihdam edilenlerin oranı yüzde 45,7 olup bu oran kadınlarda yüzde 28,7, erkeklerde ise yüzde 63,1 oldu.

En yüksek istihdam oranı, 2019 yılında yüzde 53,0 ile TR21 (Tekirdağ, Edirne, Kırklareli) bölgesinde gerçekleşti. En düşük istihdam oranı ise yüzde 30,0 ile TRC3 (Mardin, Batman, Şırnak, Siirt) bölgesinde oldu. En yüksek kadın istihdam oranı, yüzde 38,6 ile TR90 (Trabzon, Ordu, Giresun, Rize, Artvin, Gümüşhane) bölgesinde iken en yüksek erkek istihdam oranı, yüzde 71,3 ile TR21 (Tekirdağ, Edirne, Kırklareli) bölgesinde gerçekleşti. En düşük istihdam oranı ise kadınlarda yüzde 12,4, erkeklerde yüzde 49,4 ile TRC3 (Mardin, Batman, Şırnak, Siirt) bölgesinde oldu.

Hanesinde 3 yaşın altında çocuğu olan 25-49 yaş grubundaki kadın istihdam oranı yüzde 26,7 oldu

Hanehalkı işgücü araştırması sonuçlarına göre; hanesinde 3 yaşın altında çocuğu olan 25-49 yaş grubundaki bireylerin istihdam oranı, 2014 yılında yüzde 59,8 iken 2019 yılında yüzde 58,7 oldu. Bu oran cinsiyete göre incelendiğinde; 2019 yılında hanesinde 3 yaşın altında çocuğu olan 25-49 yaş grubundaki kadınların istihdam oranının yüzde 26,7, erkeklerin istihdam oranının ise yüzde 87,3 olduğu görüldü.

Kadınların çalışma hayatında kalma süresi 7 yılda 2,4 yıl arttı

Çalışma hayatında kalma süresi, bir kişinin hayatı boyunca işgücü piyasasında aktif olması beklenen yıl sayısı olarak tanımlanır. Hanehalkı işgücü araştırması sonuçlarına göre; çalışma hayatında kalma süresi, 2013 yılında 15 ve daha yukarı yaştaki kadınlarda 16,7 yıl, erkeklerde 37,7 yıl iken 2019 yılında çalışma hayatında kalma süresi kadınlarda 19,1 yıl, erkeklerde 39,0 yıl oldu.

Çalışan kadınların yüzde 64,6'sının işe geliş gidiş için harcanan zamandan memnun olduğu görüldü

Yaşam memnuniyeti araştırması sonuçlarına göre; 2020 yılında çalışanların yüzde 62,0'ı işe geliş gidiş için harcanan zamandan memnun olduğunu belirtirken kadın çalışanlarda bu oranın yüzde 64,6, erkek çalışanlarda ise yüzde 61,0 olduğu görüldü.

Kadın büyükelçi oranı yüzde 25,0 oldu

Dışişleri Bakanlığı verilerine göre; kadın büyükelçi oranı 2007 yılında yüzde 9,4 iken bu oran 2020 yılında yüzde 25,0 oldu. Erkek büyükelçi oranı ise 2007 yılında yüzde 90,6 iken 2020 yılında yüzde 75,0 oldu.

Kadın milletvekili oranı yüzde 17,3 oldu

Türkiye Büyük Millet Meclisi verilerine göre; 2020 yılında 584 milletvekili içerisinde kadın milletvekili sayısının 101, erkek milletvekili sayısının ise 483 olduğu görüldü. Meclise giren kadın milletvekili oranı, 2007 yılında yüzde 9,1 iken bu oran 2020 yılında yüzde 17,3 oldu

Ortalama ilk evlenme yaşı kadınlarda 25,1, erkeklerde 27,9 oldu

Evlenme istatistiklerine göre; resmi olarak ilk evliliğini 2020 yılında yapmış olan kadınların ortalama evlenme yaşı 25,1 iken erkeklerin ortalama evlenme yaşı 27,9 oldu. Ortalama ilk evlenme yaşının en yüksek olduğu il, kadınlarda 27,6 yaş, erkeklerde 31,3 yaş ile Tunceli oldu. Ortalama ilk evlenme yaşının en düşük olduğu iller ise kadınlarda 22,2 yaş ile Ağrı, erkeklerde 26,0 yaş ile Şanlıurfa oldu.

Kadınların yüzde 15,1'inin eğitim seviyelerinin eşlerinden daha yüksek olduğu görüldü

ADNKS sonuçlarına göre; resmi evliliklerde eşler arasındaki eğitim farkı incelendiğinde, 2019 yılında kadınların yüzde 40,4'ünün kendilerinden daha yüksek eğitimli erkeklerle evli olduğu, eşlerinden daha yüksek eğitimli olan kadınların oranının ise yüzde 15,1 olduğu görüldü. Eğitim seviyeleri aynı olan eşlerin oranı yüzde 42,9, eğitim seviyeleri farkı bilinmeyen eşlerin oranı ise yüzde 1,6 oldu.

Kaba boşanma hızı binde 1,62 oldu

Boşanma istatistiklerine göre; 2020 yılında kaba boşanma hızı binde 1,62 oldu. İllere göre incelendiğinde; kaba boşanma hızının en yüksek olduğu il, binde 2,47 ile Antalya oldu. Bu ili binde 2,45 ile İzmir, binde 2,40 ile Muğla izledi. Kaba boşanma hızının en düşük olduğu il ise binde 0,24 ile Hakkâri oldu. Bu ili binde 0,25 ile Muş ve binde 0,29 ile Şırnak izledi.

İnternet üzerinden ürün siparişi veren ya da satın alan kadınların oranı yüzde 32,7 oldu

Hanehalkı bilişim teknolojileri kullanım araştırması sonuçlarına göre; internet üzerinden kişisel kullanım amacıyla mal veya hizmet siparişi veren ya da satın alan 16-74 yaş grubundaki bireylerin oranı, 2019 yılı Nisan ayı ile 2020 yılı Mart ayını kapsayan on iki aylık dönemde yüzde 36,5 oldu. Cinsiyete göre internet üzerinden mal veya hizmet siparişi verme ya da satın alma oranı, kadınlarda yüzde 32,7 iken erkeklerde yüzde 40,2 oldu.

Kadınlarda obezite oranı yüzde 24,8 oldu

Türkiye sağlık araştırması sonuçlarına göre; boy ve kilo değerleri kullanılarak hesaplanan vücut kitle indeksi incelendiğinde; 15 yaş ve üstü obez bireylerin oranı 2008 yılında yüzde 15,2 iken, 2019 yılında yüzde 21,1'e yükseldi. Obez bireylerin oranı cinsiyet ayırımında incelendiğinde, 2019 yılında kadınların yüzde 24,8'inin, erkeklerin ise yüzde 17,3'ünün obez olduğu görüldü.

Her gün tütün kullanan kadınların oranı yüzde 14,9 oldu

Türkiye sağlık araştırması sonuçlarına göre; her gün tütün kullanan 15 yaş ve üstü bireylerin oranı 2010 yılında yüzde 25,4 iken 2019 yılında yüzde 28,0 oldu. Tütün kullanan bireylerin oranı cinsiyet ayrımında incelendiğinde, 2019 yılında kadınların yüzde 14,9'unun, erkeklerin yüzde 41,3'ünün her gün tütün kullandığı görüldü.

Kadınlar en fazla dolaşım sistemi hastalıkları nedeniyle yaşamını yitirdi

Ölüm ve ölüm nedeni istatistikleri sonuçlarına göre; 2019 yılında Türkiye genelinde ölüm nedenleri incelendiğinde ilk sırada yüzde 36,8 ile dolaşım sistemi hastalıkları yer alırken, ikinci sırada yüzde 18,4 ile iyi ve kötü huylu tümörler, üçüncü sırada ise yüzde 12,9 ile solunum sistemi hastalıkları yer aldı. Yaşamını yitiren kadınlar ve erkekler için ilk üç sıradaki ölüm nedenlerinin değişmediği görüldü.

Dolaşım sistemi hastalıkları nedeniyle yaşamını yitirenlerin yüzde 49,8'inin kadın, yüzde 50,2'sinin erkek, iyi ve kötü huylu tümörlerden yaşamını yitirenlerin yüzde 35,5'inin kadın, yüzde 64,5'inin erkek, solunum sistemi hastalıkları nedeniyle yaşamını yitirenlerin yüzde 43,5'inin kadın, yüzde 56,5'inin erkek olduğu görüldü.

Kadınların yüzde 27,3'ü yaşadığı çevrede gece yalnız yürürken kendini güvensiz hissetti

Yaşam memnuniyeti araştırması sonuçlarına göre; 2020 yılında yaşadıkları çevrede gece yalnız yürürken kendilerini güvensiz hissedenlerin oranı toplamda yüzde 19,1 iken bu oran kadınlarda yüzde 27,3, erkeklerde yüzde 10,7 oldu. Kadınların yüzde 48,7'si, erkeklerin ise yüzde 69,9'u yaşadıkları çevrede kendilerini güvende hissetti.

Evde yalnız otururken kendilerini güvensiz hissedenlerin oranı 2020 yılında toplamda yüzde 4,8, kadınlarda yüzde 6,2, erkeklerde yüzde 3,4 oldu. Kadınların yüzde 78,3'ü, erkeklerin ise yüzde 85,4'ü evde yalnız otururken kendilerini güvende hissetti. (İLKHA)