Diyarbakır'da düzenlenen 4'üncü Âlimler Buluşmasına katılarak duygularını paylaşan katılımcılar, toplumun öncü kadroları olan âlimlerin, başta siyasi, ekonomi, hukuk olmak üzere her alana öncülük etmesi gerektiğini vurguladılar.

Âlimler ve Medreseler Birliği (İTTİHADUL ULEMA) tarafından 19-20 Ekim tarihleri arasında Diyarbakır'da düzenlenen "4'üncü Âlimler Buluşması"na katılan katılımcılar; medreselerin önemi, âlimlerin görev ve sorumluluklarına dair görüşlerini sundular.

Her yıl Ekim ayında düzenlenen Âlimler Buluşmasına katılım gösterdiğini söyleyen ve Bingöl'den gelen Molla Sahap Korkutata, bu tür programların önemli olduğunu vurgulayarak; âlimlerin hakikatleri insanlara götüren birer rehber olduğunu söyledi.

Medreselerin ve âlimlerin önemine vurgu yapan Molla Sahap Korkutata, "Ulema kesimi, peygamberimizden bu güne kadar insanlığa, İslam'a, toplumlara hizmet eden şahsiyetlerdir. Peygamberimiz Kur'an eğitimini bizzat Cebrail Aleyhisselam'dan almıştır. İnsanlık o gün çok cani ve cahil iken onları kurtarmıştır. Ümmet, bazı zamanlarda sönük görünmüşse de bu medreselerin canlanmasıyla ümmet tekrar canlanmıştır. Bugün ümmetin içinde kendilerini Müslüman sanıp İslam'ı silmek isteyen günümüz fitnecilerini yok eden tek unsur medreselerdir. Hatta bugün oluşan ihtilaflar Hazreti Ali döneminde de olmuştu. Tarih boyunca Selahaddin-i Eyyubi döneminde ve daha sonraki zamanlarda Müslümanlık zarar görünce; medreseler bir ilahi nur misali aktif oluyor ve bu yanlış düşünceler sönüyor. Diğer tarafta ise bu yanlış düşünceleri; Kur'an adabını, edebini ve ahlakını öğrenen medrese âlimleri bertaraf etmiştir." dedi.

Âlimlerin, toplumsal sorunlara çözüm bulmaları açısından bir araya gelmelerinin önemli olduğunu söyleyen Av. Mirhan Özbekli ise, İslam âleminde yeniden bir dirilişin, ihyanın yaşanması için âlimlerin öncülük etmesi gerektiğini söyledi.

"Toplumun öncü kadroları olan âlimler her alana öncülük etmelidir"

Özbekli, "Şüphesiz âlimler bu toplumun öncü kadrolarıdır. Öncü kadrolar her alana öncülük etmektedir. Bu açıdan âlimlerimizin özellikle içtimai alanda bu toplumun tek lideri olmalıdır. Bu konuda son yüzyılda maalesef İslam âleminde, Türkiye'de ve Kürdistan toplumunda âlimlerin bu alandaki öncülük rolünün zayıfladığını görüyoruz. Maalesef bütün dünyada bu sıkıntı yaşanıyor ama işlerin asli mecrasında dönmesi gerektiğini düşünüyorum. Bunun için de bu tür çalışmaların, buluşmaların bunu ileriye götüreceğini, sorunların tartışılacağı, cevapların aranılacağı bir ortamda güzel şeylerin ortaya çıkabileceğini düşünüyorum. Birçok coğrafyadan içtimai problemlerinin had safhaya çıktığı bir dönemde, Kürdistan'ın 4 parçasından âlimlerin bir araya gelmesi; toplumun sorunlarının tartışılacağı, bu tartışmaları ve çözüm arayışlarını kamuoyuyla paylaşılması neticesinde güzel ürünlerin ortaya çıkabileceğini düşünüyorum. Bu çalışma sadece bu salonda sınırlı kalmamalıdır. Eğer gerçekten içtimai ve siyasi anlamda âlimlerin öncülüğünü ve asıl rolünü görmek istiyorsak, şüphesiz bu toplantıların yapılıyor olması yetmiyor. Burada tartışılan konuların, fikirlerin pratikte uygulamaya geçmesi gerekmektedir." ifadelerine yer verdi.

"İslam âleminde yeniden bir dirilişin ve ihyanın yaşanması gerekmektedir"

İslam âleminin ciddi problemlerle yüz yüze kaldığına dikkat çeken Özbekli, "Bugün İslam âlemi ve özellikle de Kürdistan coğrafyası çok ciddi problemlerle yüz yüze kalmıştır. Bu coğrafyadaki sorunların çözümü için öncellikle bütün dindarların bu konuyu bir bütün olarak kendilerine görev görüp bu haksızlığın, bu hukuk dışı uygulamaların önüne geçilebilmesi için ciddi anlamda bir İslami bilinçlenmenin olması gerekmektedir. Eğer bu alanda çalışma olmazsa bu problemlerin önüne geçilmesinin mümkün olamayacağını düşünüyorum. Çünkü gerçekten Batı dünya görüşü, bütünüyle bizleri, çocuklarımızı ve gençlerimizi nerdeyse esir etmiştir. Bu anlamda İslam âleminde, Türkiye'de, Kürdistan coğrafyasında yeniden İslami düşünce bazında yeni bir dirilişin yeni bir ihyanın yaşanması gerekmektedir. Bu hukuk dışı uygulamaların, katliamların, haksızlıkların ortadan kaldırılmasını istiyorsak bu alanda ciddi anlamda İslami bilinçlenmenin yaşanması ve âlimlerin öncü görevlerini yerine getirmeleri gerekmektedir." şeklinde konuştu. (Ramazan Casuk, Ramazan Zeren-İLKHA)