Hindistan hükümetinin, Keşmir'in özerk statüsünü kaldırıp eyaleti iki ayrı bölgeye ayırma kararı sonrası, Hindistan ordusu bölgedeki halka baskı, zulüm ve işkence uyguluyor.

Hindistan hükümetinin, Pakistan ile arasında yıllardır gerilime neden olan Keşmir eyaletinin özerk statüsünü kaldırıp eyaleti iki ayrı bölgeye ayırma kararı almasının ardından, Hindistan yönetimindeki bölgede görevli asker ve polisler, halka baskı, zulüm ve işkence uyguluyor.

300 milyonluk Müslüman nüfus oranıyla dünyanın en kalabalık İslam ülkeleri arasında gösterilen Hindistan’da, İslam düşmanlığı her geçen gün artıyor.

Toplam nüfusun yüzde 22’sini oluşturan Müslümanlar devlet dairelerinde iş bulamazken, eğitim ihtiyaçlarının sadece yüzde 4’ü karşılanıyor.

Sistematik bir asimilasyona tabi tutulan Müslümanların yaşadığı dram, Hindistan hükümeti eliyle gizlenerek, uluslararası medyada yer bulması engelleniyor. Müslümanlar, “Kast sisteminin” en alt katmanında gösteriliyor.

Hindistan’ın iki büyük eyaleti olan Assam ve Keşmir’de yaşayan Müslümanlar “kimliksizleştirilerek” Hinduların saldırılarına açık hale getiriliyor. Sık sık camileri ve medreselere saldıran Hindular Müslümanları katlediyor.

Hindistan hükümetinin, Keşmir'in özerk statüsünü kaldırıp eyaleti iki ayrı bölgeye ayırma kararı sonrası, Hindistan ordusu bölgedeki halka baskı, zulüm ve işkence uyguluyor.

Keşmir’deki Müslümanların yaşadığı hak ihlallerinin başında, cinsel taciz ve şiddet geliyor.

İfade özgürlüğünün kısıtlanması, zorla alıkoyma, keyfi gözaltılar, işkence ve sağlık hizmetlerine erişimin kısıtlanması da Keşmir’deki Müslümanların uğradığı hak ihlalleri arasında gösteriliyor.

Hindistan hükümeti, 5 Ağustos'ta Anayasa'nın 370'inci maddesini kaldırarak, bölgenin özel statüsüne son verdi. O tarihten bu yana bölge çok katı kısıtlamalar altında bulunuyor.

Bölgeye on binlerce takviye asker ve polis sevk edildi ve aralarında siyasi liderlerin, iş insanlarının ve aktivistlerin de bulunduğu yaklaşık 3 bin kişi gözaltına alındı. Birçoğu eyalet dışındaki hapishanelere gönderildi.

Hindular, bu adımların "önleyici" önlemler olduğunu ve bölgede "kanun ve nizamın sağlanması" amacıyla atıldığını öne sürüyor.

Hindistan ordusu otuz yılı aşkın süredir bölgede Müslümanlara karşı saldırılar yürütüyor. (İLKHA)