Van
gündemini uzun süredir meşgul eden gezginfest ile ilgili Van Ticaret ve Sanayi
Odası Van Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği ortak bir basın metni yayınladı.
Yapılan açıklamada; “Dünyanın hemen hemen her yerinde bölgesel, ulusal
ve uluslararası çapta, birçok bileşeni bünyesinde barındıran festivaller
düzenlenmektedir. Ancak bu tür organizasyonların amaç ve işlevinin iyi
kavranması gerekmektedir.
Van ili tarihi, kültürü ve doğal değerleriyle önemli bir potansiyeli
bünyesinde barındırmaktadır. Bu değerlerin ulusal ve uluslararası kitlelere
tanıtılması, turizm gelirlerinin artması elbette önemlidir. Ancak bu tür
etkinlikleri düzenlerken kentin dinamiklerini karşı karşıya getirecek veya yok
sayacak adımların atılması, yarardan çok zarar getirmektedir.
20-23 Haziran 2019 tarihleri arasında ilimizde özel bir firma
tarafından 2. si düzenlenmesi planlanan GezginFest organizasyonu, firma
tarafından yapılan başvuruya geçen yıl elde edilen deneyimler ışığında
eksikliklerin tamamlanması şartı ile izin verileceği bildirilmiştir. Ancak her
fırsatta “Van'ın öncelendiği ifade edilerek” yapıldığı iddia edilen ancak hemen
hemen tüm destek ve lojistiğin Van'daki dinamikler tarafından ve bedelsiz
(lojistik, güvenlik, reklam, farkındalık vs.) sağlanmasını bekleyen bir
organizasyonun sosyal bir etkinlik değil, ticari bir faaliyet olduğu gözden
kaçırılmamalıdır. Söz konusu organizasyonun ikincisi düzenlenirken, geçmiş
yılda tespiti yapılan eksikliklerin ve hataların giderilmesi yönündeki talepler,
doğal aynı zamanda gerekliliktir. Başta güvenlik tedbirleri olmak üzere ilgili
kurum ve kuruluşlar tarafından tespit edilen konulara ilişkin organizasyon firmasının
gerekli tedbirleri alması ve yükümlülüklerini yerine getirmesi gerekmektedir.
İlk organizasyon sonrasında organizasyon firması tarafından "hoşgörü
kenti" olarak ifade edilen kentimizin, bu yıl eksikliklerin tamamlanması
yönünde oluşan talepler karşısında, İlimizi ve dolayısıyla halkımızı farklı
şekilde tanımlaması doğru bir yaklaşım değildir. Evet, Van Şehri Hoşgörü kentidir. Halkı da
tarih boyunca herkese kucak açmış ve hoşgörü kenti ünvanını da sonuna kadar hak
etmektedir. Düzenlenecek bir etkinliğin halkın ahlaki değerlerine zarar
vereceği düşüncesiyle Ahlak Platformu oluşturulmasına varmış olması ayrıca
endişe vericidir. Ahlak evrensel bir olgudur. Kimsenin durumdan vazife
çıkararak toplumsal ahlakı ölçmek üzere ahlak bekçiliği görevine soyunmasını,
ayrıca bir fetva mekanizması oluşturma çabasını da doğru bulmuyoruz.
Festivallerin istenilen başarıya ulaşması ve düzenlendiği kente olan katkısının
artması için yerel ve merkezi idareler,vakıflar, dernekler, meslek odaları ve
kültürel girişimciler ile işbirliğinin yapılması gerekmektedir. Bu işbirliğinin
olması halinde tarihi ve kültürel değerler ekonomiye kazandırılabilecektir.
GezginFest organizasyonunu düzenleyen firma bugüne kadar bizlerle herhangi bir
görüşme yapmamıştır. Bizler dışındaki diğer Sivil Toplum Kuruluşları ile de herhangi
bir diyaloğun gerçekleştirilmediği bilinmektedir. Sonuç olarak bu tür
organizasyonların zemini güvenlik ve işbirliğidir. Olası bir illegal eylemin
yaratabileceği infial ihtimalini de göz önüne aldığımızda doğabilecek sonuçları
kimsenin üstlenemeyeceği ve etkisinin yıllarca giderilmeyeceği ihtimali göz
ardı edilmemelidir. Güvenlik tedbirlerini yok sayarak, kent dinamiklerini karşı
karşıya getirerek, kentte suni gerginlik yaratmak kimsenin yararına
olmayacaktır. Kentimizin çözüm bekleyen birçok sorunu varken, kent enerjisinin
bu etkinlik için harcanmaması, söz konusu etkinliğe ilişkin tartışmaların kent
gündeminden ivedilikle düşmesi gerektiğini belirtirken, alt yapısı ve koşulları
yerine getirilmiş bir festivalin bu kadim şehrin malı olacağı taahhüdünü veriyoruz.”
İfadelerine yer verildi.